Geçtiğimiz ay Çorlu’da açılan ve hala üzerinde bir çok şaibe bulunan Yılmaz Büyükerşen Bal mumu heykel müzesi. Adı üstünde Bal mumu. Bu bal mumlarından kimler bal tutup parmaklarını yaladı merak ediyorum. Ortada gerçek bir devlet olmuş olsaydı bu gün ve dün de bunları yazmak zorunda kalmayacaktım da neyse işte. Neden ortada gerçek bir devlet yok diyorum. Çünkü, ihbar niteliği taşıyan haberler en azından bir devlet kurumu ve yetkilileri tarafından dikkate alınarak incelenmesi gerekiyor. Sayın devletimizin yetkili makamları bu konuda araştırma yapıp gerekeni yapmanız bir lütuf değil asli görevinizdir. Bu en basiti rezaletlerden bir tanesi ve buna benzer akıllara durgunluk verecek kadar bir çok yolsuzluk olayları ve kirli ilişkiler zinciri ağı bir arya gelince akla mantığa gelen tek cevap Çorlu Gerçekten Türkiye’den mi yönetiliyor. Belediye başkanını faşist zihniyetin iğrenç döküntüsü bir eleman bile perde arkasından yönetmeye kalkıyorsa gerisini siz düşünü.
Çorlu Emniyeti içerisinde aylarca FETÖ nün en güçlü olduğu dönemlerde dinleme servisinde görev salanlar neden hala görev de, fakat Bank Asya dan kredi almış ve hatta önünden geçmiş kişiler neden içerde diye sormazlar mı. Bu Polisler neden hala baş üstünde tutuluyor, neyin karşılığında kirli defterleri örtbas ediliyor. Aylarca dinlediği kişilerden neler elde ettiler. Mal varlıkları Birinci ve ikinci derece akrabaları eşleri vs mal varlıkları sorgulanıyor mu, tabi ki hayır.
Çadır devletlerinde ancak bu kadar vurdum duymazlık, yolsuzluk, her türlü hukuksuzluk ve her türlü pis işler başka yöntemlerle kapatılıp üzeri örtülebiliyor. Çorlu ve bölgemizi Çadır devletine çeviren alçak FETÖ zihniyeti maalesef hala Çorlu da ve bölgemizde çok güçlü konumda. Tabi ki burada güçlü iradesini ortaya koyabilen bir devlet sistemi istemezler. Kurdukları Çadır devleti düzeni saat gibi de işliyor.
Bu satırları okuyan bazı sözde çok bilmiş bir gurup cüruf diyecek ki işi hemen FETÖ ye bağladı. Evet bağladım. Siz o böcek Pipisi kadar beyniniz ve satılmış aklınızla bunu çözecek kapasiteniz yok. Bundan tam On yıl önce köşe yazımda ve Trakya Gündem Gazetemizde 4 Ekim 2010 tarihinde DERİN DEVLET VAR MI başlıklı köşe yazımda BU ÜLKEDE PARALEL YAPILANMA VAR” dediğimde bana demediğini bırakmayan ve hatta FETÖCÜ alçak şerefsiz Ağabeylerine ve kamuoyuna hakkımda atmadıkları iftiralar kalmayan bir gurup cüruf FETÖ artığı soysuzlar uzun yıllardır birifing verdiler ama bu allahsız FETÖ devletinde hala bunlar büyük bir itibar görmekteler. Hatta zamanında bu brifing verenleri devletin yetkilileri can kulağı ile dinleyip kendilerini perde arkasından bile yönettirdiler. Bakıyoruz ki bunların bazılar FETÖ den tutuklu yada ihraç. Ağa babaları hala dışarıda. Nasıl olacak bu iş.
Çorlu Basının da ki FETÖ uzantılarına hala hiç kimse sesini çıkartamazken, Çorlu Emniyetindeki FETÖCÜ savcının adeta can ciğer kuzu sarması olduğu ve dinleme servisinde aylarca görev yapmasına rağmen en ufak bir soruşturma dahi geçirmeyen Polislerle, daha düne kadar FETÖCÜ Savcı, Hakim, Polis, akla gelebilecek ne kadar FETÖCÜ kamu görevlisi ve sivil iş damı vs varsa hepsi ile can ciğer kuzu sarması olan Gazeteci bozuntuları ile bu polislerin can ciğer kuzu sarması olduğunu da gördüğümüz zaman açık ve net söylemek gerekiyor ki, gerçekten Çorlu Türkiye’den yönetilmiyor. Türkiye’de FETÖ hala güçlü, Çorlu ve Trakya’da, özellikle Çorlu’da FETÖ kesinlikle büyük bir darbe yemedi. Alınanlar hepsi maşa ve kukla. Gelin biz Kuklacıya bakalım. Ortada gerçek devlet varsa Kuklacıyı bulmalıdır ki o zaman gerçek bir devletin varlığından söz edebiliriz.
15 Temmuz darbe girişimi için birileri Tiyatro benzetmesi yapınca herkes kızıyor. Peki artık bunca kepazeliğin örtbas edildiğini gördükçe bu tezi savunanlara daha fazla destek her geçen gün artarak devam etmez mi. Her şey ortadayken, kuklacılar yerine kuklalar toplanırken bu işten ne anladık ki biz. Darbe girişiminden sonra Çorlu’da her kesimden kişiler alındı, sorgulandı, tutuklandı. Basın içinde neden bir operasyon yapılmıyor hala, sizce çok ilginç değil mi. Daha düne kadar FETÖCÜ alçaklara hangi gazeteciler postacılık yapıyordu. Devlet bunu bilemeyecek kadar aciz değil ki. Yaklaşık 10 yıldan fazla verdiğim FETÖ mücadelesinde geldiğim son nokta çok büyük bir pişmanlık. Keşke ben de birilerinin rüzgarına kapılsam da bukalemun gibi davransaydım. Bolca cebimi doldurur, gayet zevki sefa içerisinde yaşardım. FETÖ döneminde en azından derdimizi anlatacak az da olsa devlet kapısı bulabiliyordum. Şimdi o da yok. Daha düne kadar FETÖCİ şerefsizlerin yalakalığını yapıp, postacılığını yapanlar şimdi büyük iş damı gazeteciler sınıfında kendini gösteriyor ve itibar görebiliyorsa ki oluyor, kimse bana Çorlu’nu Türkiye’den yönetildiğine ve Çorlu’da gerçek devletin olduğundan bahsetmesin. Çok yürekli, şerefli ve namuslu bürokratlarımız yargı mensuplarımız yok mu, tabi ki var, onlar olmasa zaten daha farklı olurduk bu gün. Maalesef onlar rahat çalışamadığı için Çorlu da gerçek bir Devlet yok ve hala alçak şerefsiz FETÖ devleti iş başında olup, kuklacılar hala eskisinden çok daha güçlü bir şekilde yollarına devam ediyorlar.