Geçtiğimiz haftalarda bata Çorlu olmak üzere Ak Parti teşkilatlarında yapılabilecek temizlik harekatından bahsetmiştim. Duyumlarım, ve tahminlerim bu konudaki yazdıklarımın doğru olduğunu gösteriyor. Nisan ayı sonundan itibaren, belki de kalmaz, Özellikle Ak Parti Çorlu teşkilatında ciddi bir temizlik işleminin başlayacağını şimdilik söyleyebilirim. Yıllardan beri süre gelen seçimlerde yapılan hatalar sonucunda, Özellikle SKM (Seçim Koordinasyon Merkezi) tarafından uygulanan yanlış seçim propagandaları, daha açık söylemek gerekirse, SKM lerde yıllardır aynı isimlerin bulunması ve bu isimlerin daha iki kelime bir basın bildirisi bile yazıp medyaya servis etmeyi beceremedikleri gibi, yıllardır bu birimde görev yapan ve ne hikmettir hiç değişmeyen şahısların beceriksizlikleri sonucunda Ak Parti her seçim döneminde aynı filmin tekrarını izliyor. Seçimler bir ekip işidir. Bu ekip ne kadar iyi ve ilerisini görenlerden oluşursa başarı ancak o zaman gelir. Sosyal paylaşım sitelerinden fotoğraf paylaşarak, yada bir Bakan geldiğinde koruma müdürlüğüne soyunarak, yine Bakan ziyareti olduğunda sosyal paylaşım sitelerine birkaç kare fotoğraf koyabilmek için medya mensuplarının çalışmalarını engelleyerek, O Bakanın gündeme dair bölge için açıklayabileceği konuları engelleyerek SKM çalışması olmaz. Yıllardır Ak Parti teşkilatları içinde çöreklenmiş ve sadece parti üzerinden geçinenlerin , bir an önce uzaklaştıramadığı her dönemde kos koca bir fiyasko yaşanır. Bu konuda seçimlerden sonra Özlem Yemişçi’nin ciddi bir atılım yapacağına, parti içerisinde tabir yerindeyse çürükleri temizlemek adına bu güne kadar görülmemiş bir temizlik harekatına girişeceğine inanıyorum. En önemlisi de tahmin ediyorum. Kendisinden beklenen de bu zaten. Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından da yapacağı bu temizlik harekatının destekleneceğini düşünüyorum. Zira kendisi Genel Merkezde bir hayli etkili isimlerden birisi. Yıllardır partinin üzerinden geçinip, bir getirisi olmayanları Sayın Özlem Yemişçi çok iyi tespit etmiştir. Bunlara her nedense kimse dokunmak istemedi, Yada ilerine öyle geldi. Ankara’da kendi koltuklarını sağlam tutmak isteyen isimler, teşkilatlarda tabi ki etkin ve vizyon sahibi kimseleri istemezler. Özlem Yemişçi’nin gelecek seçimlerde Partinin başarısı adına kısa, orta ve uzun vadede devrim niteliğinde çalışmaları da mutlaka yapacaktır. Eğer ki bunları yaparsa teşkilatlar üzerinden yıllardır rant sağlayanların rantlarını kesip, partisinin ileride daha başarılı sonuçlara imza atacak ciddi ve vizyon sahibi, gençlerden oluşacak kadroları şimdiden hazırlayacağını da düşünüyorum. Bunları yapamayacak olursa kendi siyasi hayatının son dakikalarını oynamış olur. Yıllardır teşkilat yönetimlerine bakıyorsunuz neredeyse hep aynı isimler. Birileri her yönetim döneminde görev alıp “Kral öldü , yaşasın yeni kral” dercesine, vizyonuna ve yönetim anlayışına bakmadan sadece o etiketi taşımak için neredeyse sirk maymunu gibi her yere atlayanların sayısı her geçen gün artıyor. Adeta Panayır cazgırlarına taş çıkartacak cinsten sloganlar ve söylemlerle kim yönetime gelirse gelsin yanında olup kendine bir etiket kapma sevdasında olanlar, aslına bakarsanız Ak Partinin bu bölge de başarılı olması , onların çok da umurunda olmuyor. İşin özeti 30 Mart seçimlerinden sonra Özlem Yemişçi ciddi anlamda ses getirecek temizlikler yapacaktır. Fazla bir zaman yok önümüzde, yaşayıp hep birlikte göreceğiz. Yıllardır partiye çöküp asalak gibi geçinenler bu temizlik operasyonunda çok rahatsız olacaklar. Benden bir tavsiye kendinizi rahatlatacak bir yere gidin.

Paralel Yapılanma yazım yanlış anlaşıldı!

Geçit iğimiz hafta yazmış olduğum “Çorlu’da ki Paralel Yapılanma” başlıklı köşe yazım sanırım bazı kesimler tarafından yanlış algılandı, yada kasıtlı olarak dezenformasyon yapılarak, işini dürüst ve temiz yapmaya çalışan kamu görevlilerine yanlış ve farklı anlatıldı. Burada maksadım kimseyi rencide etmek, hiç kimseyi de hedef tahtasına koymak değildir. Yazıda zaten isim de belirtmedim. Bu yazıdan sonra incinmiş olan yada haksız bir şekilde, kendisinin incindiğini zannedenlerden özür dilemek benim için bir görev sayılır ve bende bunu yapmaktan asla çekinmem. Yazının içinde kastetmeye çalıştığım ana tema “Adalet ve Hukuk herkese lazımdır” burada kimse alınmasın, darılmasın. Geç gelen adalet hiç kimsenin işine yaramaz. Bu yazımla da maksadımı aşmak gibi bir düşüncem asla olmadı. Doğru bildiğim her konuda hiç çekinmedim. Fakat doğru bildiklerimin bir gün yanlış olduğunu anladığım da Özür dileyip, bedelini ödemekten de asla çekinmem. Tabi her kim olursa olun yanlış yapıyorsa da makam ve mevkisine bakmadan herkes yaptığı yanlışın bedelini de ödemelidir.

Kaç fark olur tartışması büyüyor!

30 Mart yerel seçimlerine çok kısa bir zaman kaldığı u günlerde, Ak Parti ve CHP arasında ki farkın ne kadar olacağı tartışılırken, CHP Belediye Başkan adayı Ünal Baysan kesin ve net bir dille en az 20 Bin fark atarız derken, Ak Parti adayı Özlem Yemişçi en az Üç, Dört puan farkla kazanacaklarını söylüyor. Hatta son zamanlarda bu konuda çok ciddi bir şekilde insanların birbirleri ile iddialara girdiğine şahit oluyorum. Acaba her iki aday da medyanın karşısına geçip bu konuda bir iddiaya girerlerimi. Valla ortaya ne koyarlar, nesine iddiaya girerler bilmiyorum ama bence böyle bir iddiaya medya önünde girmelerini tavsiye ederim.

PARALELCİ POLİSLERİ KİMLER KORUYOR

Geçtiğimiz Sayılarda’da Israrla üzerinde durduğum Çorlu Emniyetindeki dinleme Skandalı ve Tekirdağ Genelindeki Emniyet birimlerince parelel yapının parçası olduğu iddia edilen usulsüz
dinlemelere dair liste gazetelerde ve sosyal medya’da görmekteyiz.
Çorlu Emniyetinde Hükümete karşı başlatılan paralel yapı tarafından düzenlenen darbe girişimleri ve usulsüz dinlemelerin yapıldığı dönemde hakkında bir çok şaibe olmasına rağmen dinleme servisine görevlendirilen Polis hala birileri tarafından korunmaya devam ederken, bu güne kadar hiç kimsenin dokunmamış olması, bu malüm polisin elinde kimlerin gizli ses kayıtları var diye sormadan geçemiyorum. Paraleleci Polislerin birinin Ergene Emniyetinde Özel Kaleme getirildiğini daha önceleri yazmıştım. Kaymakam Fatih Kızıltoprak burnunun dibine kadar girmiş bir paralel yapı zihniyetini barındıracağını sanmam. Benim Tahminim burada Kaymakam Bey yanıltılıyor. O Paralelci bozuntulara son sözüm ALLAH SİZE EN BÜYÜK EVLAT ACISINI YAŞATSIN