30 Mart’da yapılacak olan yerel seçimler öncesinde gerek Belediye Bakan aday adayları, gerekse adaylıkların kesinleşmesinden sonraki sürece baktığımızda tam bir komedi filmi ortaya çıkıyor. Kim, kiminle ne pazarlıklar yaptığı, kimlerin kimlere ne vaatlerde bulunduğu Meclis listelerinin verilmesinden sonra bütün çıplaklığı ile ortaya serildi. Kendi isimlerini Meclis listelerinde, özelliklede seçilebilir sıralarda görmeyenler bir anda rotasını değiştirip baş baka limanlar arama yoluna girdiler. Bazıları elimde falanca kişi ile ilgili belgeler ve dosyalar var diyerek kapı kapı geziyor. Vah zavallılar. Listelerin açıklanmasına sadece 24 saat kala gidip de biz sorsak, kesinlikle konuşmazlar, hatta hakkında dosyaları var dedikleri kişilere toz kondurmazlardı bile. Siyasetin son yollarda iyice kirlendiği bu dönemde daha ne kirli pazarlıklar, tehdit ve şantajlar ortaya dökülecek merak ediyorum. Adama sormazlar mı, Kardeş, Abi, Beyefendi, her neyse, daha düne kadar can ciğer kuzu sarması olduğun, arkasından avuç dolusu para harcadığın, yeri geldi birlikte götürdüğün adamlarla neden, neyin karşılığında bir anda ters düştün diye. Bence sorarlar. Sormasına sorarlar da bu adamlar ne cevap verirler dersiniz. Pişkin pişkin çıkarlar, utanmadan milletin yüzüne bakarak, zafer kazanmış Komutan edasıyla palavra atarlar. Birde moda oldu listelere giremeyenler kendilerine dayanacak bir parti arıyorlarmış. Bence birleşin Küskünler Partisi kurun. Nasıl olsa hepiniz bu işlerden mağdur olmadınız mı, birbirinizin halinden ve dilinden daha iyi anlarsınız. Sonra seçime girin. Buraya kadar iyi ve normal. Bundan sonrasında ne olur. Kendi aranızda oturup nasıl bir liste yaparsınız acaba. Küskünler Partisinin Meclis listesi. Gerçekten sansasyon olur. O zaman tam bir medyatik olursunuz işte. Birde işin ilginç ve çirkin yanı birileri çıkıp önüne gelene Başkan Yardımcılığı teklifi, Meclis üyeleri listesinde üst sıralarda bulunma garantisi vaat etmiş. Sanki 30 Kupona araba verir gibi. Birde bunu bir çok kişinin gözü önünde, otel lobilerinde ve Restoranlarda şov yaparak, Ekmeği öpüp başının üzerine koyup, “benim sözüm sözdür. İşte burada Ekmeği öpüp söz veriyorum” diyecek kadar ve o sözünü yutacak kadar da kararak tersiz olabiliyorlar. İyide ey millet bu kadar dönekliği daha yolun başında yapanlar, yol arkadaşlarını satanlar, yarın seçildiği zaman her türlü kirli işlerle cebini doldurmazlar mı. Haaa birileri çıkar da benim hırsızım senin hırsızından daha iyi ve namuslu derse ona da diyecek bir şey yok. Allah akıl fikir versin demekten başka.
Seçim sonrası Ak Parti’de Temizlik!
Yerel seçimlerde gerek Türkiye geneli, gerekse Tekirdağ ve Trakya bölgesinde Ak partinin nasıl bir sonuç elde edeceği merak ediliyor. Benim tahminim 30 Mart seçimlerinden sonra teşkilatlarda büyük bir temizlik hareketinin başlayacağı yönünde. Yıllardır partiye sızmış, partinin üstünden geçineler artık gerçekten temizlenmelidir. Çorlu Ak Parti de bunun işaretlerini de görmek Mümkün. Özlem Yemişçi seçimi kaybetse bile, yapılacak ilk genel seçimlerde Milletvekilliğinin ikinci dönemini garantide tutmak adına, gerekse partideki çürükleri temizleme adına ciddi bir giriş yapacağına inanıyorum. Bundan ötesine gücü yeter mi, bunca yıl birikmiş, partiye sünepe gibi yapışmış sülükleri temizlemek adına yapacağı girişimde gücü ne kadar olur onu zaman gösterecek. Fakat bu zaman çok uzun değil. Özellikle seçim dönemlerinde SKM yani seçim koordinasyon merkezi birimine dikkat etmek lazım. Uzun yıllardır SKM ler de bulunanlar ne yaptı. Nasıl bir proje geliştirerek, nasıl daha fazla oy alabiliriz diye çalıştılar sorusunu sorar sanız. Pek de bir şey yapmadılar. Bazı işleri sadece birilerine peşkeş çekmekten başka. Özlem Yemişçi’nin dönen bir çok pisliği bildiğine inanıyorum. Bu şartlar altında seçim üzeri fazla bir şey yapabileceğini sanmam. Seçimlerden sonra en azından teşkilatlara çöreklenmiş sülüklerin temizlenmesi adına ciddi çaba sarf edeceğini tahmin ediyorum. Yapmasa da kendi si bilir 2015 genel seçimlerine az kaldı. Belki de genel seçimler 2015’i bile beklemeyecek.
Ört pas edilen pislikler!
Tekirdağ Emniyet Müdürü Ali Yılmaz kısa bir süre önce Görevden alındı. Kendisine bundan sonraki hayatında başarılar dilerim. Yeni göreve başlayan İl Emniyet Müdürü Sayın Halil Turtan Erol’a da yeni görevinde başarılar diliyorum.Ben yaklaşık 4 yıldır Emniyet içindeki çeteden bahsederken hiçbir yetkili sesini çıkarmıyor, görmezlikten geliyordu. En son Aralık ayında BİMER’ yaptığım başvuru da açılan soruşturma da yine üzeri ört pas yöntemiyle kapatıldı. Verdiğim bilgiler ve elde etmeleri gereken bütün delilleri resmen yok saydılar. Burada şerefi ve namusuyla görevini yapanlara sözüm yok. Onlar hepimizin baş tacıdır. Her kurum da ve her yerde mutlaka çürükler çıkacaktır. Fakat bunlar birileri tarafından ucu kendilerine değeceği korkusuyla hep ört pas edildi. Trakya Gündem İnternet sitemizdeki köşe yazılarıma lütfen bakın. Bu gün bahsedilen Paralel yapılanmayı o günlerde açıklamaya çalıştım. Yeni görevine başlayan İl Emniyet Müdürümüz inşallah bunca yıl üzeri örtülen pislikleri ortaya dökmek adına bir çaba sarf eder. 2010 yılında üzerine şaibe olduğu halde, dinleme servisine verilen Polis maalesef ödüllendirildi. Gece yarısı rüşveti kapıp, alması gereken delilleri ortadan kaldırarak, mevcut Kamera kayıtlarını almadan kendi kafasına göre ifade tutanağı hazırlayarak bunu da tehdit ve şantajla imzalatmaya kalkan Polislerden birisi de şimdi Ergene Emniyet Müdürünün Özel Kalemi olarak görev yapıyor. Ergene Kaymakamı Sayın Fatih Kızıltoprak bu kepazeliği bildiğini sanmıyorum. Araştırıp gerçeği öğrendiğinde mutlaka gereğini yapacaktır. Ben samimiyetine güveniyorum. Kendisine istemesi durumunda bütün belgeleri sunarım. 2010 Yılında 3 ay dinleme de görevli Polis Memuru şimdi daha iyi bir yere getirilmiş. Merak ediyorum elinde kaç kişinin usulsüz şekilde elde edilen kayıtları var da bu kadar dokunulmaz oluyor. Delilleri toplayıp Savcıya teslim etmesi gerekirken, bunları ört pas etmenin de bir karşılığı olsa gerek. Çorlu’daki Yargı, Emniyet, Siyaset ve İş dünyasının oluşturduğu paralel yapılanmayı anlatacam ama bunu dinleyip değerlendirecek yürekli bir yetkili var mı acaba. Son olarak şunu diyorum bu kadar pisliği çıkarları uğruna ört pas edenlere Allah en büyük Evlat acısını yaşatsın.