UYUŞTURUCU BELASINA KİM DUR DİYECEK

UYUŞTURUCU BELASINA KİM DUR DİYECEK

Ülkemizin gündemi son zamanlarda
ne kadar referandum, siyaset, vs olsa da göz ardı edilmemesi gereken en can
alıcı noktalardan biride maalesef gençlerimizin düştüğü uyuşturucu batağı.
Uyuşturucu kullanma yaşının 11-12 lere düşmesi bir ülkenin altına konulmuş ve
patlamaya hazır en tehlikeli bombadır. Toplumlar savaşlarla yıkılmayabilir.
Fakat bu denli tehlikeli bir düzenekle çok daha kolay yıkılır. Türkiye genelinde
ve yaşadığımız Çorlu da, neredeyse her sokak başında bir, iki tane uyuşturucu
alıp kendinden geçmiş bir çok genci maalesef üzülerek izliyoruz. Bu rezalete dur
denmesi gerekir gerekmesine de ne yapılacak, nasıl bir yol izlenecek bu konuda
konuşan çok icraat yapan maalesef çok az. Çorlu’da ki uyuşturucu illeti ve
belasını sadece Polis çözemez. Sadece yerel yönetim çözemez. Burada tüm
Milletvekillerinden, siyasi partilerin temsilcilerinden, derneklerden ve sivil
toplum kuruluşlarına kadar hep birlikte oluşturulacak sağlam bir dayanışma ile
ancak çözülebilir. Şunu sormadan geçemeyeceğim. Çorlu’da bir Milletvekilinin,
siyasetçini, Polis, bürokrat, iş adamı, vs üst düzey de bir yetkilinin yakını ve
çocuğu bulaşmış olsa bu uyuşturucu belasına, sokaklarda bir çok genç gibi
yığılıp kalsa tutum ve davranış nasıl olur dersiniz. Anında her şey değişir.
İlla ki bir bela kendinize değmesine gerek yok. Etrafınızda büyük bir ateş
yanıyorsa, gün gelir kısa bir süre sonra o ateş sizi de yakar. Bu yüzden sayın
siyasiler oy uğruna Çorlu’da oy deposu olarak gördüğünüz o malum mahalle de
uyuşturucu satışının merkezi haline gelmişse bir an önce ciddi müdahaleni
yapılması, kentsel dönüşüm dahil olmak üzere çok ciddi ve kalıcı önlemler
alınması gerekir. Yargıda gerekli kanuni düzenlemeden alında imardan tutun
gerekli tüm önlemler alınmadıkça, Çorlu’nun başına bela olan ve ilerde felakete
gidecek sonuçlar verecek olan bu bela gün gelir herkesi sarar. Bu konuda suçu
Polise atıp, Polis çalışmıyor, sesini çıkartmıyor demek son derece haksızlık
olur. Polis teşkilatı içende yanlışlar ve çürükler var mıdır o tartışılır ve
yetkili makamlar vatandaşında yardımı ile bu çürük elmaları temizler. Bu
etrafımızı saran uyuşturucu belasında asla suçlu Polis değildir ve bu şekilde
kamuoyunda algı oluşturmak da çok yanlıştır. Siyasi irade ve yerel yönetim bir
araya gelerek, oy kaygısını ve farklı hesapları bir kenara bırakarak köklü
çözümler üretim, kanunlar çıkartmalıdır. Bunu yapsın ki, ondan sonra alt
kademelere hesap sorabilirsin. Çorlu’da 15 Temmuz sürecinden sonra Feto
bağlantısı, gerekse başka nedenlerden dolayı görevden almalar ve tayinlerle
zaten az olan Polis sayısı iyice düştü, iş yükü arttı.  Siyasi iradenin, iktidar
muhalefet fark etmez bir araya gelip öncelikle Çolu’nun Polis ve kamu görevlisi
açığını ele alması gerekir. Siyasiler olarak sizler üzerinize düşeni yapın sonra
görev verdiğiniz kişilere vatandaşla birlikte her türlü hesabı sorun. Çorlu
Emniyet Müdürü Aykut Efe ve ekibi gerçekten çanla başla bir mücadele verdiler,
vermeye de devam ediyorlar. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminde Çorlu
Polisinin dük duruşunu ve gösterdiği çabayı da unutmamak gerekir. Tabi ki kendi
içlerinde çıkan ve çıkabilecek çürükleri de ayıklamak en başta onların
görevidir. Bunu da yapacaklarına inanıyorum. Birde en çok merak ettiğim bir konu
TREDAŞ elektrik faturasını 1 gün geçirseniz hemen icra başlatıyor da bu Çorlu’da
ki uyuşturucu ile özdeşleşen malum mahalleden gerçekten elektrik ücreti tahsil
edebiliyor mu. O mahallede kaç abone var ne kadar tahsilat yapıyor. Dürüst
vatandaşa sopa göstermek değildir esas dürüstlük, dürüst vatandaşa birilerinin
parasını yüklememektir gerçek dürüst kurum ve kişi anlayışı.  Burada en önemli
görev ve sorumluluk konusunda yetki de önemlidir. Boş konuşmakla icraat yapmak
arasındaki en büyük fark da budur. Siyasi irade bir an önce gerekli önlemleri
almalı ve gerekli yasaları bir an önce çıkartıp uygulamaya koymalıdır ki ancak
bu Çorlu’muzu saran beladan bu şekilde kurtuluruz. İşini yapmayan memura kim ve
hangi kademede olursa olsun siyasi irade olarak gereken yaptırım uygulanmalıdır.
Nasıl özel sektörde çalışanların yarını garanti değilse, neden kamu çalışanları
öyle imtiyazlı olsunlar. Allah onları yaratırken özellikli ve ayrıcalıklı mı
yarattı, tabi ki hayır. Sayın vekillerimiz şu cesareti gösterip kamu
çalışanlarının işini adam gibi yapmadığı zaman işlerinden kolayca
atılabilecekleri kanun tasarısı gündeme getirebilirler mi. Halkın büyük bir
çoğunluğu vekillerinden bunları beklerken kendileri bu konuda ne düşünüyor
doğrusu bu güne kadar hiçbir açıklamaları da olmadı. Bence saltanatı koruma
zihniyeti bir kenara bırakılıp insanlığı koruma politikası ön plana çıksa her
şey gayet iyi bir şekilde işler. Özel sektörde ufak bir hatada işini kaybeden
kişinin devlet de çalışan dan hiçbir aşağılığı ve eksiği yoktur. Dik durabilen
sayın vekillerimizden iktidar muhalefet fark etmez bu konuda adım bekliyoruz.  

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Yorum yazmak için giriş yapmalısın

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM
2023-07-26 16:38:10
DEVLETİ SOYANLARA ÇORLU BELEDİYESİ GÖZ YUMDU | Trakya Gündem Gazetesi: […] DEVLET TRİLYONLARCA ZARAR EDERKEN YETKİLİLER NE YAPTI […]
2021-10-22 18:39:12
RUHUNU ŞEYTANA SATMAMIŞ DEVLET YETKİLİLERİ ARANIYOR | Trakya Gündem Gazetesi: […] Merhaba değerli okuyucularım. Çorlu Belediyesinin yolsuzlukları, buda yetmemiş gibi,
2021-10-11 10:42:04