Hepimizin çok yakından takip
ettiği gibi 15 Temmuz gecesinde Fetullahçı terör örgütü mensuplarının alçakça
giriştikleri darbe girişiminden sonra yıllardır hep söylediğim fakat kimseye
anlatamadığım, anlattıklarımın da işlerine gelmediği için sadece dinleme
zahmetine katlandıkları, bazılarınınsa hiç dinleme cesareti bile göstermedikleri
Fetullahçı yapılanmanın Çorlu ve Tekirdağ uzantıları artık bu kalleşçe
girişimden sonra daha net bir şekilde anlaşılmış oldu. Tarihler 4 Ekim 2010’u
gösterdiğinde DERİN DEVLET VARMI başlıklı köşe yazımda Türkiye’de ciddi bir
paralel yapılanmanın olduğunu yazdığımda bu gün kahramanlık yapan bir çoğu
resmen gülüyordu. Çorlu’da her kurumda ve siyasi partide yuvalanmış bu alçak
çetenin bir an önce temizlenmesi için herkes üzerine düşeni yapmalıdır.
Özellikle Ak Parti içerisinde büyük bir temilik yapılmalıdır. Ak Partiye yakın
olan Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği MÜSİAD da aynı temizliğin olması
gerekiyor. Hem Tekirdağ şubesinde, hem de genel merkezde. Genel Başkan Sayın
Nail Olpak davasına inammış çok değerli bir şahsiyet iken etrafındaki paralel
çete mensupları, ve zamanında MÜSİAD içine sızmış Fotocular dan maalesef bazı
gerçekleri göremiyor. Özellikle basın bürosu ve Özel Kalemi, birde çalıştıkları
ajanstaki Zelal ismindeki o bayanın Çorlu uzantıları kimler, hangi Fotocularla
görüşüyor iyi bir araştırıldığı zaman her şey ortaya çıkar. MÜSİAD’ı arayarak
Paralel çetenin nasıl şubelere sızdığı yönündeki bir çok bilgiyi aktarmak
isteyenler, Genel Başkana ulaşmak isteyenler bu Üçlü gurup tarafından
engellendiği gibi, Bu Zelal ismindeki bayanın önüne gelene hakaret etmesi ve
Paralel çetenin derneklerinden sızmış kişileri koruyup kollaması da işin ayrı
bir kepazeliği. Nail Olpak gibi davasında sağlam ve gayet mütevazı bir şahsın
yanında bile Paralel Çete elemanları sızmışsa gelin görün neler olur. En
Önemlisi de Sayın Cumhurbaşkanımız ve Genelkurmay Başkanımız, Kuvvet
Komutanlarının yanlarına sızmış hainleri hepimiz öğrendik zaten. Tekirdağ
şubesinde sızma yok mu mutlaka vardır. Sayın Başkan Muzaffer Aslan bu uyarıları
dinleyip gerekeni yapmalıdır. Aksi halde kendisi de şaibe altında kalır. Bazı
MÜSİAD üyelerinin sanki Çorlu’yu her şeyi halletmişlerde Ergene’de bir çok
konuya burnunu sokması da işin garip tarafı değil mi sizce.  Çevre kirliliği ve
Hükümetin Cumhuriyet tarihinde yaptığı en büyük Çevre yatırımını baltalayan da
bu yapı ve maalesef Ak parti içindeki siyasetçilerde bu alçak yapının
mensuplarına baya destek çıktılar zamanında. Dinleyecek bir Savcı varsa her şeyi
ayrıntısıyla anlatmaya hazırım. Ak Partide artık ciddi bir temizlik olması
gerektiği kamuoyunda çok ısrarla istenmeye başlandı. Her Kurum ve kuruluşa
sızmış bu alçak yapı ile ilgili olarak bu güne kadar yaptığım bir çok belgeli
haberde, Ak Parti İl, İlçe Başkanları, yönetim kurulu üyelerinin bir çoğu ve en
önemlisi gelmiş geçmiş tüm milletvekilleri bu konularda hep sessiz kaldıkları
gibi, dönemin valileri de bu alçak yapının kirli işlerine baya güzel hizmetleri
oldu. Eski kaymakamları da saymadan geçemeyeceğim. Cumhuriyet tarihini en büyük
çevre projesi olan ve 3.7 Milyar Dolar tutan proje nasıl kimler vasıtası ile
baltalandı ve hala da devam etmektedir. Kaç tane Paralel Çeteye hizmet eden ve
finans sağlayan belediye başkanının pislikleri hangi Milletvekilleri tarafından,
hangi Vali ve Kaymakam, bürokrat tarafından ört bas edildi. Bunlara Ak PARTİ İl
yönetiminden ve İlçelerden de kimlerin çanak tuttuğunu hepsini ayrıntısıyla
biliyorum. Hatta uzun zamandır bir çoğunu belgeleri ile birlikte yayınlamama
rağmen hakkımda ir çok davalar açanlar da biliyorum. Bu davalara bakan Feto
uşağı alçak Savcı Hakimleri de biliyorum. Bir çoğunu bu güne kadar hep yazdım
bir sonuç çıkmadı. 15 Temmuzdan sonra gördüm ki buradaki yapılanma ve kimin
elinin kimin cebinde olduğu hayal bile edilemeyecek kadar büyükmüş. Bunu
yıllardır hep söyledim. Birileri Cüzdanımız kalın olmadığı için dinlemedi.
Valilik Basın Müdürlüğü bir çok Fetocu haberini nasıl ve ne şekilde örtbas edip
Feto Uşağı alçak Savcı ve hakimlere nasıl pas attıkları da ortadaydı. Ak
Partili  İl Başkanları, Yöneticilerin bir çoğu bu kepazeliklere yıllardır hep
göz yumdular. Bazıları şimdi bakıyorum da meydanlarda kahramanlık yapmaya
başlamışlar. Utanmadan sıkılmadan milletin yüzüne nasıl bakıyorlar bilemem ama
benim yüzüme bakarlarsa o örtbas ettikleri alçaklıkları, şerefsizlikleri
görürler, her seferinde yüzlerine vuruyorum ama nisan yağmuru sanıyorlar.

CHP Tekirdağ Milletvekilleri Sağ Mı!

15 Temmuz da ki darbe girişiminin
üstünden kaç gün geçmesine rağmen CHP Tekirdağ Milletvekillerinden tek kelime
ses çıkmamış olması sizce de garip değil mi. Siz Uganda halkının
Milletvekiliminsiniz de zahmet edip bir kez olsun seçim bölgenize gelmezsiniz.
Merak ediyorum seçilerek sırtından bir dünya avantajlar elde etiğiniz bu halkın
yüzüne nasıl bakacaksınız. Halkına silah sıkan, Meclisini Bombalayan bu adi
şerefsiz yapıya karşı neden sesiniz çıkmadı hala, niçin tepkinizi
gösteremiyorsunuz. Neden sizi seçip gönderen bu halkı bırakıp sağa sola
siniyorsunuz, neden meydanlara çıkamıyorsunuz. Bu partiler üstü bir vatan Millet
meselesidir. Hele birisi var ki kendisi Tekirdağ Milletvekili ama Tekirdağ’a
seçimden seçime gelir bunların ne faydası var ki memlekete. Şunu adam gibi çıkıp
samimice açıklasınlar İdam cezasına Evet mi Hayır mı diyorlar. Bu İki kelimeyi
de konuşup Evet diyemeyecekseniz bu milletin yüzüne bakacak yüzünüz var mı merak
ediyorum. İdam cezasına karşıyım diyen herkese bu sözüm. Allah Vatanımızın
birlik ve beraberliğin bozmasın.