CHP BASIN İÇİN KANUN TEKLİFİ HAZIRLIYOR

CHP BASIN İÇİN KANUN TEKLİFİ HAZIRLIYOR

Çorlu Gazeteciler Derneği üyeleri gerçekleştirdikleri
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ziyaretleri kapsamında Cumhuriyet Halk
Partisi (CHP)  Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü ile birlikte CHP Grup Başkan
Vekilleri Akif Hamzaçebi ve Emine Ülker Tarhan ile görüştüler. Gurup Başkan
Vekilleri basın mensuplarının sorunları hakkında meclis de kanun teklifi
hazırladıklarını bildirdiler.

TBMM`de yer alan CHP Grup Toplantı Salonu

`nda gerçekleştirilen toplantıda grup başkan vekilleri
Hamzeçebi ve Tarhan gündeme dair açıklamalarda bulunarak gazetecilerin
sorularını yanıtladılar. Çorlu Gazeteciler Derneği`nin Anadolu Jet işbirliği ile
düzenlediği ile düzenlediği ve dernek üyesi 25 gazetecinin katılımıyla
gerçekleştirilen Ankara ziyaretleri kapsamında gazeteciler, CHP Grup
Başkanvekilleri Akif Hamzeçebi ve Emine Ülker Tarhan ile görüştüler.

Kamu ihale kanundaki değişikliklerle yerel gazetelerin
ilanlarının çok azaltıldığını anımsatan CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi: Bu
konuda epeyce bir mücadelemiz olmuştu geçen dönem. Basın İlan Kurumu`nda (BİK)
yerel basının temsil oranının arttırılması konusunda bir değişiklik yapılmıştı,
hatırlarsınız 6 -7 sene oldu. O değişikliği de CHP olarak biz yapmıştık. Daha
ileri bir değişiklik yapalım arzu ettik ama iktidar o zaman ancak bu kadarına
yanaşmıştı. Önergeyi de grup adına ben vermiştim o zaman. İnşallah o yapıyı
ileride değiştirmek ve yerel basını orada daha güçlü bir şekilde temsil ettirme
imkanını bulacağız. Hedeflerimiz arasında duruyor bu” dedi.

Çorlu Gazeteciler Derneği Başkanı Levent Silistre`nin
yıpranma payı ve sarı basın kartı bulunmayan meslek çalışanlarının durumu ile
ilgili değerlendirmeleri ve, “Yıpranma payları konusunda geri iade edilen
haklarla ilgili olarak meslektaşlarımızın sıkıntıları var. 2008 yılından bu yana
iade edilen haklarla ilgili arkadaşlarımıza ödemeler çıkarıldı. Bunun yanı sıra
sarı basın kartı sahibi olmayan meslektaşlarımızın da bazı sıkıntıları var”
sözleri üzerine ise Hamzaçebi: “Ona bakalım, bir de sarı basın kartı sahibi
olmayıp da basın iş kolunda çalışan arkadaşlar için biz kanun teklifi verdik.
Grup adına o teklifi verdik. Bir ay kadar önce Bakan Faruk Çelik ile görüştüm.
Bir torba yasa vardı. Oraya bunu dahil edelim diye çok ısrar ettim. Komisyonda
da arkadaşlarımız çok takip ettiler. Genel kurulda da önergemizi verdik ama
Bakan bir süre istedi. ‘Biz bunu bir inceleyelim, ne getirir, ne götürür
bakalım’ dedi. Tahminim Başbakan`a soracak tabi öyle tahmin ediyorum. Herhalde
soramadı ya da sordu o günlerde olumsuz cevap aldı. Bu diğer konuyu da biz takip
edelim” karşılığını verdi.Bir diğer gazetecinin: “Sarı basın kartı sahibiyim,
gazete sahibiyim ve Bağ-Kur`luyum. Bağ-Kur`lu olduğumdan dolayı bu haklardan
yararlanamıyorum. Sadece çalışanlar yararlanıyor. Yıpranma payı ve diğer
haklardan yararlanamıyorum. Personelin masrafı bana ait, kirayı ben ödüyorum,
bütün sıkıntıları ben çekiyorum, habere de gidiyorum her şeye gidiyorum aynı
zamanda sarı basın kartı sahibiyim ama ben bu haklardan yararlanamıyorum”
şikayeti üzerine ise

CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan: “Emine Ülker
Tarhan: Geriye doğru borçlanma ve sarı basın kartı sahibi olan bağ-kurluların
yıpranma payı haklarından yararlanmaları konusunda bölge milletvekilleri ve
derneğiniz aracılığı ile bir çalışma gerçekleştirelim. Bu konuda
hazırlayacağınız notu bize iletin ve biz bir çalışma yapalım. Bu konudaki
önerilerinizi toplayalım ve hukukçu arkadaşlarımızla çalışırız. Bu konuda parti
programı olarak da, kanun teklifi olarak da diğer şekillerde de kamuoyuna
aktarırız” dedi.

Çorlu Gazeteciler Derneği Başkanı Levent Silistre ise: “Bu
konuda hazırladığımız bir not bulunmuyor ancak gerekli notları içeren bilgileri
milletvekili Emre Köprülü aracılığı tarafınıza ulaştırabiliriz” şeklinde
konuştu.Çorlu`ya bir kez havaalanına geldiğini belirten ve onun dışında
gelmediğini ifade ederek ilk fırsatta Çorlu ziyareti gerçekleştirmek istediğini
de sözlerine ekleyen CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan da Çorlu
Gazeteciler Derneği`nin gerçekleştirdiği ziyaretten memnuniyet duyduğunu ifade
etti.

Taksim Gezi Parkı`nda başlayan ve Türkiye`nin pek çok
noktasına yayılan olaylarla ilgili olarak da değerlendirmelerde bulunan Tarhan:
“Benim düşüncemi, bizim düşüncemiz olarak verebilirim. Bunun baş sorumlusu
olarak kimi gördüğümüzü görüyorsunuz çok açık yani. Bu toplumu 10 buçuk yıldır
kışkırtan, baskılayan, temel hak ve özgürlükleri sınırlayan, daraltan,
demokrasinin geldiği hali görüyoruz. O yüzden bunun bir birikim ve tepki
olduğunu görüyoruz. Sadece Gezi Parkı`ndaki ağaçların kesilmesinden ibaret
değil. Daha önce bir ormanı verdiler Ağaoğlu`na biliyorsunuz. Yani tek nedenin o
olmadığını düşünüyoruz ama bu bir kıvılcım oldu. Çünkü kentle ilgili karar
alınırken, çok önemli bir karar alınırken, bir kentin simgesi ile ilgili bir
karar alınırken Cumhuriyeti`nde simgelerinden Taksim halka hiç sorulmaması bir
kıvılcım yarattı. Ondan sonra olaylar gelişti. Tabii ki bunun bir vandalizme
dönüşmemesi için biz elimizden geleni yapıyoruz. Sükunete davet ediyoruz.
Demokratik itiraz hakkı vakarla (ağırbaşlılık) ve sükunet ile dile getirilsin
istiyoruz. Ancak beni siz çıldırttınız diye bir söz vardır. Bu kadar ağır
baskıya, bu kadar gençlerin kum torbası gibi kullanılmasına, genç insanlar çünkü
artık dünyayı takip ediyor. Sosyal medya o kadar güçlü ki dünyada neler oluyor,
her yerde demokrasi talepleri, insanlar bir birleri ile irtibatlı, her şeyi
görüyorlar, yorumlayabiliyorlar. Öyle zannettiğimiz gibi apolitik değil bu kuşak
her şeyin farkında gençlerimiz. O yüzden de gayet haklı bir tepki olarak
görüyorum. Aşırı uçlar, provokatörler devreye girer hani bazılarının iyi
çocukları koruma altına aldıkları MİT Yasası ile özellikle. O kalabalıkların
arasına girer ve olayı provoke etmeye çalışırsa Türkiye için çok olumsuz
sonuçlar yaratır ki dün bunun bir örneğini Rize`de yaşadık. Rize`de yüreklerimiz
ağzımıza geldi. Gece yarılarına kadar biz, oradaki olayı sakinleştirmek için
bakandan bakana telefon açarak artık sayısını hatırlamıyorum ben. Alay
komutanından, valiye, bakanlara kadar konuşmadığımız kimse kalmadı. Dışarıdaki
kalabalıklar içerideki 20 – 30 kişiyi tehdit ediyordu. Yeni bir Sivas, yeni bir
linç girişimi vardı. Yeni bir Sivas olma olasılığından çok endişe duyduk. Çok
kapsamlı bir çalışma ve baskı sonucu oradaki insanlar tahliye edildiler. Neyse
ki ikinci bir Sivas yaşanmadı. Dün tehlike teğet geçti Türkiye`den. Bu nefret
söylemi, ‘milyonları karşınıza çıkartırız, yüzde 50`yi zor evlerinde tutuyoruz
söylemi şok tehlikeli bir söylem. Bir ülkeyi yöneten başbakanın daha kapsayıcı
daha birleştirici bir dil artık edinmesi gerekiyor. Çok olumlu muyuz, hayır
değiliz. Bu kibir, öfke artık alışkanlık haline geldi. Biz de bunun panzehirini
bulduk. Bunun panzeri halkın dayanışmasıdır. Bu dayanışmayla ve demokrasiye olan
derin inancıyla ancak çözebilir. Demokrasiyi çünkü sadece halk korur. Ne yargı
korur, ne başka kurumlar korur. Ben halkın koruyacağına inanıyorum. Bunun da
göstergesi olduğunu düşünüyorum. Umarım olumsuz sonuçlanmaz. Bu bir ihtar olur,
hükümete ihtar olarak kabul edilir ve karşı taraf, hükümet tarafından da
algılanır diye düşünüyorum” diye konuştu.

Haber: Abdurrahim Yıldırım

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Yorum yazmak için giriş yapmalısın

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM
2023-07-26 16:38:10
DEVLETİ SOYANLARA ÇORLU BELEDİYESİ GÖZ YUMDU | Trakya Gündem Gazetesi: […] DEVLET TRİLYONLARCA ZARAR EDERKEN YETKİLİLER NE YAPTI […]
2021-10-22 18:39:12
RUHUNU ŞEYTANA SATMAMIŞ DEVLET YETKİLİLERİ ARANIYOR | Trakya Gündem Gazetesi: […] Merhaba değerli okuyucularım. Çorlu Belediyesinin yolsuzlukları, buda yetmemiş gibi,
2021-10-11 10:42:04