Milletvekili Nurten Yontar
TBMM de Gündem dışı söz alarak yaptığı konuşmada “Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Tekirdağ’ın kurtuluşu ve sorunları hakkında gündem dışı söz aldım. Sizi ve heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
29 Ekim’de başlayıp 17 Kasım’da biten 11 ilçemizin düşman işgalinden kurtuluşunun 103. Yılını ve Cumhuriyetimizin 102. yılını 3 Kemal’lerin şehri olan Tekirdağ’ımızda coşkuyla kutladık ve kutlayacağız.
Bu vesileyle Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.
2025 Yılı Yatırım Programında şehrimize verilmeyen değeri sizlere göstermek istiyorum.
2025 yılında 75 milyar lira vergi ödeyen 1 milyon 200 bin kişinin yaşadığı Tekirdağ’a, 35,5 milyar liralık yatırım öngörülmüştür.
Yani vergi vermede ilk 10 da, Kamu yatırımlarını almada yine sonda.
TCDD’ye ait, 2007 yılından beri devam eden hızlı tren projesi 2025 de bitirileceği öngörülmesine rağmen proje bitimi önümüzdeki yıllara devretmiştir. Hızlı trenin ne kadar hızlı olduğunu siz de görüyorsunuz.
Aynı şekilde Karayolları’nın Tekirdağ’da yürüttüğü 8 ayrı proje hala tamamlanamamıştır. Tekirdağ halkının sesi olarak Muratlı, Hayrabolu, Çorlu ve Süleymanpaşa Kınalı arası trafiğin ve kazaların en yoğun olduğu yolların en kısa zamanda tamamlanması, 2025 yılı için ayrılan 650 milyon lira ödeneğin arttırılarak yatırımların tamamlanmasını ve vatandaşlarımızın daha fazla çile çekmesini istemiyoruz.
Bir başka hayal kırıklığı da tarımsal altyapı ve su yatırımlarında yaşanıyor.
İklim değişikliğine bağlı olarak kuraklık her yıl arttığından dolayı DSİ’nin temelini attığı barajların ayrıca içme suyu temini ve isale hatlarının da 2026 yılı içinde bitirilmesi şehrimiz için önem arz etmektedir.
Marmaraereğlisi Süleymanpaşa, Çorlu’nun Marmara Denizi kıyısı ve Şarköy sayfiye ilçelerimizin kış ve yaz ayları nüfusu en az 10 misline katlanmaktadır.
İller Bankasının bu ilçelerimize kış nüfusuna göre verdiği ödeneğin yazın nüfus artışına göre arttırılması gerekir. Hatta ve hatta turizm gelirlerinden bu ilçelerimize pay verilmelidir.
Tarih, deniz, kum, eğlence, gastronomi, alışveriş turizmi, su, hava ve doğa sporlarına sahip olan şehrimizin acilen bir Turizm Master Planı’na ihtiyacı vardır.
Namık Kemal Üniversite’mizin Meslek Yüksek Okullarının tamamı depreme dayanaksız. Ayrılan ödenek bu okulların yenilenmesi için yetersiz.
Kamu kurumlarının bir kısmı aynı durumda. 1999 depreminden sonra şehrin insanlarından toplanan deprem vergileri neden öncelikli olan eğitim ve kamu kurumlarına kullanılmadı?
2011’den bu yana 14 yıl geçmesine rağmen ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözüne rağmen Ergene nehri ölüm saçmaya devam ediyor.
Ergene endüstriyel, evsel ve zirai ilaçların karışmasıyla simsiyah akmaya ve halk sağlığını, gıda güvenliğini tehdit etmeye devam ediyor.
Yerel yönetimlerin denetleme yetkisi olmadığı için ve Çevre Şehircilik il Müdürlüğünün denetimleri eksik ve anında yapamamasına bağlı olarak, kirlilik ve koku Ergene Çorlu ve Muratlı’da yaşamı derinden etkiliyor.
Acilen Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünün ergene-çorlu ve Çerkezköy-kapaklı bölgesine ilçe Müdürlüklerini kurması ve fabrikaların sık sık denetlenerek ceza alan fabrikaların isimlerinin ve ceza miktarlarının halkımıza duyurulması gerekmektedir.
Derin deşarjın süratle bitirilerek nehrin temizlenmesine acilen geçilmelidir. Bölgemizde kanser vakalarında patlama yaşanmıştır.
Hastanelerdeki Onkoloji servislerinin yetersiz kalması nedeniyle 2024 yılında temeli atılan 93 yataklı onkoloji hastanesinin ne zaman biteceği ise meçhuldür.
Mevcut hastanelerimizde doktor yok, bölümlerin çoğu kapalı, radyolog, onkolog, cerrah ve branş doktorları eksikliği tavan yapmış ve hastanelerde tıbbi cihaz yetersizliği nedeniyle ameliyatlar yapılamıyor.
MHRS sistemi marifetiyle hastaneden randevu almak neredeyse imkânsız.
Buradan tüm Bakanlıklara soruyorum: “Bu projeler neden bu kadar yavaş ilerliyor? Tekirdağ halkının hakkı olan hizmetler neden yıllardır öteleniyor?
Emekli öğretmenlerimiz haricinde, Tekirdağ’da 812 okul ve kurumda yaklaşık 12 bin 500 öğretmenin görev yapmasına rağmen öğretmenevlerimiz yok.
Olanı da depreme dayanıklı değil, boşaltılmış veya yıkılmış. Acilen öğretmenevlerimizin yatırım planına alınmasını ve kısa zamanda bitirilmesini istiyoruz.
Şehrimizde kamu misafirhanelerimiz yok. Hepsini yıktınız.
Süleymanpaşa’daki huzurevini depreme dayanıksız diyerek boşattınız ve sakinlerini Malkara’ya taşıdınız.
2023 yılı bütçesinde “Bir yıl içinde huzurevini yıkarak yenisini inşa edeceğiz” diyen Sayın Bakan’a buradan sormak istiyorum.
Bu binayı neden yıkıp yenisini yapmadınız?
Şehirde yaşayan vatandaşlara, Sivil toplum kuruluşlarına,
Odalara,
Ve yerel yönetimlere sormadan. Bakanlıklar eliyle aldığınız bütün kararları reddediyoruz” dedi.
Haber: Abdurrahim YILDIRIM