AYGUN; A- 1 TÜRÜ YETKİ BELGELİ ESNAFA YÖNETMELİK DARBESİ

AYGUN; A- 1 TÜRÜ YETKİ BELGELİ ESNAFA YÖNETMELİK DARBESİ

CHP Tekirdağ
Milletvekili Aygun: 6 bin kişiyi istihdam eden A-1 türü yetki belgeli sektöre
büyük darbe vurulduğunu açıkladı. Aygun  TBMM de yaptığı basın açıklamasında;
“Ulaştırma Bakanlığı, 6 ayda bir çıkardığı farklı yönetmeliklerle hem esnafı,
hem yolcuları mağdur ediyor. Esnafı, şehirlerarası yolcu taşımak için yalnızca
yurtdışında bulunan 2900 cc motor silindir hacimli otomobil almaya zorlamak ne
milli ne yerli bir duruştur” dedi.

CHP Tekirdağ
Milletvekili İlhami Özcan Aygun; “2900 cc motor hacimli otomobiller sadece Audi,
Mercedes, Porsche, Infinity markalarında var. Doların hali ortada iken esnaf bu
otomobilleri almaya zorlanamaz” diyerek konuyla ilgili tepkisini dile getirdi.

Ulaştırma ve Altyapı
Bakanlığı, sekiz kişilik otomobiller ile yolcu taşımak üzere 2006 yılında A-1
türü yetki belgesi verdiği esnafın önünü kesen yönetmelik değişikliği yaptı.
Türkiye genelinde 4 bin 500 araç ile taşımacılık yapan 235 şirket, bu yönetmelik
değişikliği ile sadece yurtdışında bulunan 2900 cc motor hacimli otomobil alma
zorunluluğu ile karşı karşıya kaldı.

CHP Tekirdağ
Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, “Tüketici ve yolcuları esas alan rekabetçi
ve seçenekli bir yolcu taşıma anlayışına geçilmelidir. Esnafı, 2900 cc motor
hacimli otomobil almaya zorlamak ne insanidir, ne de milli bir duruştur. Bu
şartı taşıyan otomobil markaları en fazla 5 koltuklu Audi, Mercedes, Porsche,
Infinity gibi lüks otomobil markalarıdır. Bu otomobillerin en ucuzu bile 1
milyon TL ile 1 milyon 350 bin TL arasındaki fiyatlardan satılmaktadır. Esnaf
ekonomik krizde bu araçları nasıl satın alsın” diye tepki gösterdi. Aygun,
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı  Mehmet Cahit Turhan’ın yanıtlaması istemiyle A-1
türü yetki belgeli taşımacılık konusunda kapsamlı bir soru önergesi verdi.



20 BİN KİŞİNİN EKMEK KAPISI

Aygun,  Ulaştırma,
Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın 2006 yılında A-1 türü yetki belgesi
kapsamında 8 kişilik otomobiller üzerinden şehirlerarası tarifeli ve tarifesiz
taşımacılık yapma imkânı tanıdığını anımsattı.

Bu yetki kapsamında
ortaya çıkan sektörün şu anda 6 bin kişiyi istihdam ettiğini, aileleriyle
birlikte 20 bin kişiye gelir kapısı olduğunu anlatan Aygun, “Bakanlık, 2006
yılında tarifeli yolcu taşıma hakkı verdiği A-1 türü yetki belgeli şirketlere,
2010 yılından sonra çıkarılan genelge ve yönetmelikler ile sürekli hak kaybı
yaşatılmış, yeni maddi külfetler getirilerek, o güne kadar yaptıkları ticari
yatırımlar boşa çıkarılmıştır” dedi.



DANIŞTAY İPTAL ETTİ, BAKANLIK UYGULAMADI

Bakanlığın 9 Temmuz
2009 tarihli genelgesinde; A-1 türü yetki belgesine sahip şirketlere tarifeli ve
tarifesiz şehirlerarası yolcu taşıma yetkisi tanıdığını anımsattı. Ancak
Bakanlığın bu genelgeden 7 ay sonra çıkardığı ikinci genelgede fikrini
değiştirdiğini kaydeden Aygun, şöyle devam etti: “26 Şubat 2010 tarihli
genelgede, A-1 türü yetki belgesine tanınan tarifeli yolcu taşıma hakkına son
verilmiştir. Bakanlığın 7 ay içinde çıkardığı iki farklı genelge sonucu
yaptıkları yatırım açısından zor duruma düşen şirketler, 26 Şubat 2010 tarihli
genelgenin ilgili maddelerinin iptali için Danıştay’a başvurmuştur. Gerek
Danıştay 15. Dairesi, gerekse kararın temyize götürüldüğü Danıştay İdari Dava
Daireleri Kurulu, ‘A-1 türü yetki belgesi ile tarifeli yolcu taşımacılığı
yapılamayacağı’ yönündeki 26 Şubat 2010 tarihli genelge maddesini iptal
etmiştir. Ne var ki Danıştay kararları Bakanlık tarafından uygulanmamıştır.”



Bakanlığın A-1 türü yetki belgesine sahip firmaları, Danıştay kararlarına rağmen
tarifeli yolcu taşımacılığı yerine “tarifesiz grup taşımacılığı” yapmaya
zorladığını anlatan Aygun, son yönetmelik değişikliğini şöyle aktardı:



 



“A-1 türü yetki belgesi ile şehirlerarası yolcu taşımacılığına yönelik daha
büyük darbe  31 Aralık 2018 tarihinde Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde yapılan
bir dizi değişiklik ile gerçekleştirilmiştir. Yeni yönetmelik ile 8 Ocak 2018
tarihli Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde çok büyük değişikliklere gidilmiş, A-1
türü yetki belgesine tanınan şehirlerarası yolcu taşıma hakları tırpanlanmıştır.
11 ay önce çıkarılan yönetmeliğe göre yatırım yapan ve pozisyon alan taşımacılık
şirketleri yeni yönetmelik ile büyük zarara uğratılmış, adata ekmekleri ile
oynanmıştır.”



 


2900 CC MOTOR HACMİ
KOŞULU NİYE KONDU?



 



Aygun, bu bağlamda şu sorulara yanıt verilmesini istedi:



 



1: 8 Ocak 2018 tarihli eski yönetmelikte A-1 türü yetki belgesi ile yolcu
taşımacılığı yapma yetkisi, “motor hacmi 1600 cc’ye kadar olan otomobiller ile 8
yaşın altındaki otomobillere” verilmiştir. Ayrıca A-1 yetki belgesi ekli taşıt
belgesine en fazla 20 adet taşıt kaydetme yetkisi tanınmıştır. Ancak Ulaştırma
ve Altyapı Bakanlığı tarafından 11 ay sonra 31 Aralık 2018 tarihinde çıkarılan
son yönetmelikte, ekli taşıt belgesine kayıtlı araç sayısı 20’den 10’a
düşürülmüştür.  Kamu kurum ve kuruluşlarına taşımacılık yapmayan A-1 türü yetki
belgeli araçların yolcu taşımacılığı yapması için “2900 cc motor silindir
hacminden az ve 4 yaşından büyük olmaması” koşulu getirilmiştir. Kamu kurum ve
kuruluşlarına taşımacılık yapan otomobiller, bu yeni düzenlemeden muaf
tutulmuştur.  Kamu kurum ve kuruluşlarına taşımacılık yapan araçlara istisna
getirilmesi, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı değil midir? Neden bu istisna
getirilmiştir?

 

2: Türkiye’de 2900 cc
motor hacmi şartının karşılanması zordur. Bu şartı taşıyan otomobil markaları en
fazla 5 koltuklu Audi, Mercedes, Porsche, Infinity gibi lüks otomobil
markalarıdır. Bu otomobillerin en ucuzu bile 1 milyon TL ile 1 milyon 350 bin TL
arasındaki fiyatlardan satılmaktadır. Dövizdeki yükselme ve Türkiye’de gün ve
gün derinleşen ekonomik kriz dikkate alındığında, A-1 türü yetki belgesi ile
taşımacılık yapan şirketlerin 2900 cc motorlu araç satın alması mümkün müdür?
2900 cc motor hacmi koşulu neden konulmuştur?



TÜM DÜNYADA ÇEVRE KİRLİLİĞİNİ ENGELLEMEK İÇİN MOTORLAR KÜÇÜLTÜLÜYOR

1: Tüm dünyada araç
üretimlerinde küresel çapta yaşanan iklim değişikliği ve çevre kirliliği dikkate
alınmaya başlanmıştır. Bu kapsamda motorlar küçültülmekte,  torku yüksek,
alternatif yakıtlı, (bio-dizel, hybrid) araçlar üretilmektedir. Dünyadaki bu
yönelimin aksine Türkiye’de yolcu taşımacılığı için motor hacmi yüksek araç
koşulunun getirilmesi hem ekonomik hem çevresel değerlerle bağdaşmakta mıdır?

2: Yeni Karayolu
Taşıma Yönetmeliği’nde taşımacılık için getirilen 4 yaş kuralı, ekonomik midir?
Trafikte kayıtlı araçların ortalama yaşı esas alınırsa 4 yaş kuralının
uygulanması gerçekçi midir?

3: Yolcular için
alternatif bir seçenek sunan A-1 türü yetki belgesi ile şehirlerarası yolcu
taşımacılığının önü neden kesilerek bu yönde faaliyet gösteren şirketlere
zorluklar çıkarılmaktadır?

4: A-1 türü yetki
belgesi ile taşımacılık yapmak için henüz Türkiye piyasasında olmayan otomobil
türlerini şart koşmak, ülke ve kamu yararına mıdır? Bu düzenleme esnafa büyük
zarar vermeyecek midir?

5: Yaklaşık 20 bin
aileye gelir kapısı olan sektör, ekonomik krizin giderek derinleştiği ülkemizde
önemli bir istihdam alanı yaratmaktadır. Sektörü krize sokarak, ülkedeki
işsizliği daha da tırmandırma riski taşıyan 31 Aralık 2018 tarihli yönetmeliği
değiştirmeyi düşünüyor musunuz?  A-1 türü yetki belgesi ile taşımacılık yapan
şirketlerin önünü açacak düzenlemeler yapacak mısınız?

6: Ulaştırma ve
Altyapı Bakanlığı, bir yıl geçmeden çıkardığı birbirinden farklı genelge ve
yönetmeliklerle, ciddi ve güvenilir bir tutum ortaya koyamamıştır. Ulaşım ve
taşımacılıkta istikrarlı, tutarlı ve güvenilir politikalar üretmek yerine neden
çok kısa sürede birbiri ile çelişkili düzenlemeler yapılmıştır? Belirli baskı
gruplarının Bakanlık üzerinde etkisi mi vardır?

7: Eski yönetmelik ve
genelgelere göre yatırım yapan ve pozisyon alan şirketlerin uğrayacağı zararlar
niye dikkate alınmamıştır? Yeni yönetmelik maddeleri, neden geriye dönük
işletilerek,  gerekli koşulları 30 Haziran 2021 tarihine kadar sağlayamayan tüm
şirketlerin A-1 türü yetki belgesi ekli taşıt belgesinin iptal edilmesi
kararlaştırılmıştır?

8: A-1 türü yetki
belgesi ile tarifeli yolcu taşımacılığının önünü açacak mısınız? Demokrasinin
temelini oluşturan güçler ayrılığı prensibi çerçevesinde Danıştay kararlarına
uymayı düşünüyor musunuz?



Haber: Abdurrahim Yıldırım

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Yorum yazmak için giriş yapmalısın

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM
2023-07-26 16:38:10
DEVLETİ SOYANLARA ÇORLU BELEDİYESİ GÖZ YUMDU | Trakya Gündem Gazetesi: […] DEVLET TRİLYONLARCA ZARAR EDERKEN YETKİLİLER NE YAPTI […]
2021-10-22 18:39:12
RUHUNU ŞEYTANA SATMAMIŞ DEVLET YETKİLİLERİ ARANIYOR | Trakya Gündem Gazetesi: […] Merhaba değerli okuyucularım. Çorlu Belediyesinin yolsuzlukları, buda yetmemiş gibi,
2021-10-11 10:42:04