Tekirdağ’ın Çorlu İlçesinde Ak Parti İlçe
danışma toplantısında konuşan,
Ulaştırma Denizcilik ve
Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan; “Bırakın onlar gibi, FETÖ gibi, PKK gibi, DAEŞ
gibi karşımıza hangi hainler çıkarsa çıksın, bu yoldan geri dönüş yok,
Cumhuriyetle yönetiliyoruz, rejimin adı belli ama vesayet rejiminden kurtulmak
istiyoruz. Bunun içinde Referandumda Evet diyoruz” dedi. AK Parti Çorlu İlçe
Teşkilatı’nın 2017 yılı ilk Mahalle Danışma Toplantısı, Ulaştırma, Denizcilik
ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan’ın da katılımı ile gerçekleştirildi.
AK Parti Çorlu İlçe Teşkilatı, 2017 yılı ilk
Mahalle Danışma Toplantısını Kemalettin Mahallesi’nde düzenledi. Çorlu Atatürk
Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programa Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme
Bakanı Ahmet Arslan da katılım sağladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın
okunmasıyla başlayan programın açılış konuşması AK Parti Çorlu İlçe Başkanı
Kerim Atalay tarafından gerçekleştirildi. Atalay konuşmasında Türkiye’nin önünü
kesmek için FETÖ, PKK, DAEŞ gibi örgütlerin taşeron olarak kullanıldığına vurgu
yaptı. Atalay, “Bu dış güçler ülkemize üstü kapalı savaş ilan etmiş
durumdadırlar. İçinden geçtiğimiz dönem en az Kurtuluş Savaşı kadar önemli bir
dönemdir. Sizler bunu kritik dönemde kutlu davaya sahip çıkıyorsunuz. Sizler
sadece siyaset yapmıyorsunuz. Aynı zamanda vatan müdafaası, millet müdafaası,
devlet bekası için, ezanımız dinmesin, bayrağımız inmesin diye göstermiş
olduğunuz azim ve kararlılıkla adeta destan yazıyorsunuz. Bu destanın
kahramanları bu salonu hınca hınç dolduran sizlersiniz yani bizleriz. İşte bu
yüzden irademiz çelik gibi, azmimiz ve kararlılığımız kesindir. Bu ülkede MİT
krizi ile devleti teslim almaya çalıştılar. Bu ülkede Gezi olayları ile yargı
darbesi yapmaya çalıştılar. En son 15 Temmuz sürecinde ellerini kana buladılar.
Tankla, topla, uçakla bu milletin üzerine saldırdılar. Şu anda ise bir taraftan
terör olaylarını körüklüyorlar, bir taraftan döviz silahına, faiz silahıma
sarılarak bu ülkeye diz çöktürmeye çalışıyorlar. Ey hainler topluluğu şunu iyi
bilin ki bu millete acılar yaşatıp gözyaşı akıtabilirsiniz. Bu milletin kahraman
evlatlarını şehit edip kanlarını da akıtabilirsiniz. Ancak bu ülkenin tek bir
çakıl taşını alamazsınız. Bu vatanı parçalayamazsınız, diz çöktüremezsiniz”
dedi.
GENİŞ KATILIMLI TOPLANTILAR YAPIYORUZ
Ak Parti Çorlu İlçe Teşkilatı olarak kritik
ve zorlu sürecin bilincinde olarak çalışmalarına devam ettiklerini belirten
Atalay, “Gece gündüz demeden, yağmur çamur demeden, yılmadan yorulmadan
dikleşmeden dik durarak her gün artan bir tempo ile çalışmalarımıza devam
ediyoruz. Çorlumuzda 236 mahallemizin tamamında ilçe yönetim kurulu ciddiyet ve
disiplininde çalışan mahalle teşkilatlarımızı kurduk. Şükürler olsun mahalle
teşkilatlarımızın bu azim ve gayreti ile 600-700 kişilik mahalle danışma
toplantıları yapar hale geldik. Sivil toplum kuruluşları, esnaf ve ev
ziyaretleri, mahalle üye buluşmaları, hasta ziyaretleri ile sıkılmadık el
alınmadık gönül kucaklamadığımız kardeşimiz kalmayınca kadar durmak yok yola
devam diyoruz” dedi.
ÇORLU’NUN SIKINTILARINI ÇÖZMEYE NİYETLERİ YOK
Konuşmasının devamında Cumhuriyet Halk
Partisi’ni HDP çizgisine kaymakla suçlayan AK Parti Çorlu İlçe Başkanı Kerim
Atalay, “Bizim teşkilatçılık anlayışımız sadece ilçe yönetim kurulundan ibaret
değildir. Kadın kollarımızla, gençlik kollarımızla, mahalle teşkilatlarımızla
Çorlu’da yaklaşık 25 bin üyemizle bir ve bütündür. Bu büyük aileye katılmak
isteyen herkese teşkilatımızın da gönlümüzün de kapıları her zaman açıktır. Bu
vesile ile bu güne kadar her türlü üstün gayret ve fedakarlığı göstererek
Çorlumuza, partimize, liderimize ve ülkemize ve tüm teşkilat mensuplarımıza
sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür ediyor ve şükranlarımı sunuyorum. Genel
Merkezimizden taşra teşkilatlarımıza kadar hak davaya gönül vermiş ak yürekli
dava arkadaşlarımız ülke için bunca mücadeleyi verirken, Atatürkçülük
çizgisinden HDP çizgisine kaymış olan Kılıçdaroğlu’nun CHP’sini anlamak mümkün
değildir. Genel politikalarında ülkemizin geleceğine sahip çıkmadıkları gibi
burada ki yerel yönetim temsilcileri de Çorlumuza sahip çıkmıyorlar. Alt yapı
yok, üst yapı yok, sosyal belediyecilik yok. Tam tersi çamur çok, trafik çok
sorun çok. Çalışma yok, çözüm yok. Daha da doğrusu bu kadar sıkıntıyı çözmeye
niyet dahi yok” dedi.
REFARANDUMA HAZIRIZ
Atalay, “Biz referandum sürecine tüm
teşkilatlarımızla hazırız. Buradan Çorlu’da yaşayan tüm vatandaşlarımıza
seslenmek istiyorum. Bu ülkenin önünün açılmasını istemeyen, büyük ve güçlü
Türkiye’nin inşasına karşı olan dış güçlerin, aynı zamanda FETÖ, PKK ve benzeri
terör örgütlerinin safında değil, yeni anayasaya evet diyerek milli irade ve
demokrasinin yanında yer alacağına inancımız tamdır. Çorlumuza, Tekirdağımıza ve
Trakyamıza yakışır bir şekilde ülkemizin 2023, 2053, 2071 hedeflerine emin
adımlarla ilerlemesi için, çocuklarımıza güçlü bir Türkiye bırakmak için,
istikrar için mili irade için, huzur için, refah için yeni anayasa ve referandum
sürecinde evet diyoruz. Reise sözümüz var, vatana borcumuz var diyor ve
şükranlarımı sunuyorum” dedi.
YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ
İlçe Başkanı Kerim Atalay’ın konuşmasının
ardından söz alan AK Parti Tekirdağ Milletvekili Metin Akgün ise, “Bu güzel
günde Sayın Bakanımızın Çorlu’ya gelmesinden dolayı teşekkür ediyorum. Değerli
AK Parti gönüldaşları geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisinde biz
sözlerimiz yerine getirdik Anayasanın 18 maddesini hiç fire vermeden
başbakanımızla, bakanlarımızla milletvekillerimizle geçirdik. Hayırlı olsun
diyorum. Sizler bir tarih yazdınız. 15 Temmuz’da yazdığınız tarihten sonra
Yüksek Seçim Kurulu’nun belirleyeceği referandum tarihinde tekrar tarih
yazacaksınız. Akgünler sizi bekliyor. Başkanlık sistemi ile Türkiye’nin şuan ki
durumundan 4 kat daha yukarıda olacağını göreceksiniz. Önümüze PKK’yı koysunlar
DHKP-C’yi koysunlar, DAEŞ’i koysunlar, YDP’yi, PYD’yi koysunlar, yılmayacağız,
biz yolumuza devam edeceğiz, yorulmayacağız” ifadelerine yer verdi.
EVET ÇIKACAK
Metin Akgün’ün konuşmasının ardında söz alan
bir diğer Tekirdağ Milletvekili Ayşe Doğan ise selamlama konuşmasının ardından
şu ifadelere yer verdi. Doğan, “Bizim vatanını, milletini seven Cumhuriyet Halk
Parti’li kardeşlerimize güzel anlatıldığı zaman Atatürk’ün yolunda evet
diyeceğine inanıyorum. Çünkü halkımız, vatandaşımız 14 yıldır yapılan hizmetleri
görmekte ve canı gönülden takdir etmektedir. Bizler samimi olduğumuz sürece 14
yıldır olduğu gibi halkımızla samimi olduğumuz sürece ülkemizin geleceğine yön
verecek rakam daha fazla olacaktır. 2023’te daha güçlü bir Türkiye için
evetlerin daha çok olacağına inanıyorum. Sadece hayır diyenlere bakıp diğer
vatandaşlarımıza da tatlı dinle anlatırsak referandum da evet çıkacaktır. 93 yıl
önce Ulu Öndere Atatürk tarafından bu sistemin adı konmuştur. Bu sistemin adı
Cumhuriyet’tir ve biz de bu sistemin arkasındayız” dedi.
ZOR OLAN HEMEN YAPILIR, İMKANSIZ OLAN ZAMAN
ALIR
AK Parti Tekirdağ Milletvekili Mustafa Yel
ise konuşmasında, “Tekirdağ’da yüzde 17 ile başlayan AK Parti hareketi bugün
artık bizi salonlar yetmez duruma getirmiştir. Bu süreçte bu davaya emek veren
tüm dava arkadaşlarımın anlından öpüyorum. Bu süreç çok zor bir süreç.
Tekirdağımızın gelişmesinde, Trakyamızın gelişmesinde, Çorlumuzun gelişmesinde
AK Parti gönüldaşları görevlerini layığı ile yerine getirmektedir. Asıl görev
şimdi başlıyor. Türkiye’nin demokrasi tarihinde bugüne kadar 200 yıllık rüyamız
olan başkanlık sistemine çok az bir süre kaldı. Bizler mecliste 339 milletvekili
ile anayasa değişikliğini içeren 18 maddelik anayasa değişikliğini meclisten
geçirdik. Biz millete gitmeye karar verdik. Biz millete gitmeye karar verirken
ne yazık ki önümüze taş koyanlar vardı. Milletten korkanlar vardı. Millet en
doğrusunun kararını verecek. İnşallah Nisan ayında bu milletin bahtı da yolu da
açık olacak. Bu güne kadar çalıştıklarımızdan daha fazla çalışmamız gerekiyor.
Eşimizi ailemiz bir kenara koyarak davamızı anlatmamız gerekiyor. Dünyadaki
mazlum milletlerin davası olduğunu da unutmamız gerekiyor. AK Parti için zor
olan hemen yapılır, imkansız olan zaman alır” dedi.
DİK DURAN BİR BAŞKANIMIZ ASLAN GİBİ
BAŞBAKANIMIZ VAR
İşte başkan işte teşkilat sloganları ile
konuşması için kürsüye gelen AK Parti Tekirdağ İl Başkanı Cüneyt Yüksel ise,
“Bugün Tekirdağımızda bakanımızı ağırlıyoruz. Bakanımız bohçası dolu geldi. Bu
teşkilat aylardır dur durak bilmeden çalışıyor. Bu teşkilat milletvekilleriyle
Cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza, sizlere mahcup olmamak için kapı kapı geziyor”
dedi. Doğru bildiğimizin izinden geçiyoruz ve Allah gönlümüze göre verecektir.
Yıllardır köprülerle gönüllerle bağlayan bakanımız bugünde Hayrabolu ile
Süleymanpaşa’yı birbirine bağladı. Dik duran bir başkanımız aslan gibi
başbakanımız var” dedi.
BU GÖMLEK BİZE ARTIK DAR GELİYOR
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı
Ahmet Arslan, AK Parti Çorlu İlçe Teşkilatı tarafından Çorlu
Kültür Merkezinde düzenlenen genişletilmiş ilçe danışma meclisi
toplantısına katıldı. Bakan Arslan, toplantıda yaptığı konuşmada, “Emaneti
ehline verme gereği, ecdattan aldığımız, Peygamber Efendimizin nasihatinden
aldığımız bir gelenek. Onun için siz emaneti ehline verdiniz. Ehli 14 yıldır 15
yıldır size hizmet ediyor buna hiç şüphe yok. Emanetinizi daha iyi temsil etmek
için sizin huzurlarınıza getirdik. Diyoruz ki emaneti daha yukarılara taşımak
için daha güçlü hizmet etmek için söz sizin, karar sizin, sandık sizin anayasa
değişikliği sizin, var mısınız? Var olduğunuzu zaten biliyoruz da bizim bu
soruyu sorma sebebimiz, sağır olanlar, duymayanlar sizin ne demek istediğinizi
anlamayanlar, bir kere daha sizin ağzınızdan duysunlar diye söylüyoruz. Elbette
ki varsınız, elbette ki varız, elbetteki var olacağız. Çünkü artık kabımıza
sığmıyoruz. Çünkü bu gömlek artık bize dar geliyor. Bizim 2023 hedeflerine 2053
hedeflerine 2071 hedeflerine daha sağlıklı daha güvenli daha emin adımlarla
yürümemiz gerekiyor. Bu yürüyüşü de sizin inşallah vereceğiniz destekle
yapacağımız bir çok değişiklikle gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
BİR GÜN HAYIR DEDİLER, ERTESİ GÜN HODRİ
MEYDAN
Anayasa değişikliği konusunda muhalefet
partilerinin tutumunu eleştiren Bakan Arslan, “Pekiyi anayasa değişikliği
gerektiğini başka zikreden yok mu? Şuan ki partilerin hepsi zikrediyordu. Hepsi
diyordu ki evet bu anayasa değil. Kaç milletvekilimiz olmadan hepimiz eşit
olalım bu komisyona üçer tane milletvekili verelim, anayasayı değiştirelim
dediğimizde işte orada durdular. Orada dün söylediklerini unuttular. Dün
söylüyordunuz, gelin bugün yapalım dedik yok dediler. Anayasa değişikliği
mecliste görüşülürken hepiniz şahit oldunuz bir gün hayır dediler, ertesi gün
hodri meydan, bir sonraki gün vatandaşın tercihi bizim de başımızın gözümüzün
üstüne diyenler, aradan bir gün geçmeden bu sözlerini unuttu. Anayasa
mahkemesine gideceğiz dediler. Akşamdan sabaha bu kadar da karar değiştirilmez.
Meydanlarda bas bas bağırdılar, mecliste bas bas bağırdılar, biz buna hayır
diyeceğiz dediler. Sonra sıra oylamaya gelince oy verme kabinine geçtiler, 20
dakika düşünüyorum dediler, yazıklar olsun. Vatandaşa söz verirken
düşünmediysen, sana hizmet getireceğim derken düşünmediysen, sorumluluk aldıktan
sonra düşünmediysen, eğer sadece bir kabine geçip orada düşünüp benim geleceğimi
ona göre tayin edeceksen, vay bu milletin haline. Allah’tan millet onları
dinlemiyor. Allah’tan millet kime sorumluluk vereceğini biliyor. Çorlulu kime
sorumluluk vereceğini biliyor. Çorlulu kimin bu ülkeyi muasır medeniyetler
seviyesinin üzerine çıkaracağını herkesten iyi biliyor. İyi bildiği için bu
ülkede 14 yıldır istikrar var, bu ülkede huzur var, bu ülke büyüyor” dedi.
GEÇMİŞTE YAŞADIĞIMIZ SIKINTILARI UNUTMAYIN
Bakan Arslan, “14 yıldır AK Parti hükümetleri
iktidar. Ondan önce iktidarlarla yok muydu, vardı. Ondan önce bu ülkenin insanı
çalışmıyor muydu yine çalışıyordu. Bu ülkenin insanı üretmiyor muydu? Yine
üretiyordu. Değişen bir şey var. AK Parti hükümetleri dedi ki ben milletten
aldığımı, millete hizmet olarak sunacağım, İMF’nin kapısında dilenmeyeceğim,
İMF’den aldığım paraları üç beş tane banka sahibine peşkeş çekmeyeceğim. Sadece
faiz için uğraşmayacağım. Ülkenin kalkınması için yollarının, yapılmasının için,
okul sayısının artması için, barajlarının sayısının artması için, hastane sayısı
artması için harcayacağım dedi. Hastane kapılarında bekliyor muydunuz? Ben gece
akşam 12’de gidip sabah 7’ye kadar hastanede sıra almak için bekliyordum. Sırayı
aldıktan sonra de eşime diyordum ki buyur sen doktora kontrolünü ol, akşama
kadar olabilirsen, dönüp işe gidiyordum. Sizin benden ne farkınız var, aynı şeyi
siz de yapıyordunuz. Ertesi gün akşam hastaneye geliyordum, eğer eşim doktora
gözükebilmişse, elinde bir reçete varsa bu sefer de eczane kuyruğunda
bekliyordum ki ilacı alabileyim. Onların bizi mahkum etmek istedikleri ülke bu.
Bunu lütfen unutmayalım. İMF kapılarında dileniyorduk. IMF’den 300 milyon, 500
milyon borç bulduğumuz zaman adamları havalimanlarında davul, zurnayla
karşılıyorduk. Bugün sadece Tekirdağ’ı Hayrabolu’ya bağlayacak yolu bölünmüş yol
yapmak için bir o kadar daha harcayacağız. O da yetmez İstanbul’u Trakya
üzerinden Çanakkale’ye, Ege’ye bağlamak için o konuştuğumuz paraların on mislini
bir yola bir köprüye harcıyoruz. Niye, bu bölgeler kalkınsın, Trakya kalkınsın,
Tekirdağ kalkınsın. Yanında Kırklareli, Edirne kalkınsın, Çanakkale kalkınsın.
Bu bölgenin, Çorlu’nun sanayisi, endüstrisi daha da gelişsin diye. Daha da
gelişsin, katma değer oluşturalım, ülkemizin 81 iline hizmet edelim
diye” şeklinde konuştu.
VESAYET REJİMİNDEN KURTULMAK İSTİYORUZ
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı
Ahmet Arslan, “Bırakın onlar gibi, FETÖ gibi, PKK gibi, DAEŞ gibi karşımıza
hangi hainler çıkarsa çıksın, bu yoldan geri dönüş yok, Cumhuriyetle
yönetiliyoruz, rejimin adı belli ama vesayet rejiminden kurtulmak istiyoruz.
Diyoruz ki yasama ile yürütme bir birinden ayrılacaktır. Her ikisi de daha güçlü
olacaktır. Ne için, benim koltuğum için değil, öbürünün koltuğu için değil, bu
ülkeyi daha iyi yönetmek, çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğini daha iyi
korumak için. Mahkemeler bağımsız, değişiklikle diyoruz ki hem bağımsız hem
tarafsız olsun bundan rahatsız oluyorlar. Tarafsız oldun diyoruz, tarafsız başka
bir şey demiyoruz. 18 yaşındaki genç oy veriyorsa beni seçiyorsa, seni
seçiyorsa, hizmet et diyorsa o genç kendini iyi yetiştirsin gelsin aday adayı
olsun vatandaş da eğer beğeniyorsa meclise göndersin hizmet etsin. Niye
korkuyorsun 18 yaşındaki gençten. Bugün bizim değişsin dediğimiz anayasanın
Cumhurbaşkanına verdiği sınırsız yetki var. Zaten bu yetkiyi kullanıyoruz ama
sorumluluk yok. Vatana ihanet dışında hiçbir sorumluluk dışında hesap
soramıyorsanız. Vatana ihanetin hesabını sormanız içinde yüzde 75 yani dörtte üç
milletvekilinin de beraber el kaldırması lazım. Hayır diyoruz böyle yapmayalım.
Bugün Recep Tayyip Erdoğan var, herkes güveniyor, yarın belki başka biri gelir,
o zaman her şeyden sorumlu olsun, yetkisi olsun ama sorumluluğu olsun her konuda
hesap sorabilelim. Kaç milletvekiliyle üçte iki milletvekiliyle yani yüzde 66
ile. Bugün yüzde 75 bile sadece vatana ihanetle ilgili sorumluluk varken her
şeyle ilgili sorumlu olsun. Bundan da kaçıyorlar. Arkadaş, o zaman sen ya ne
söylediğinin farkında değilsin ya ağzından çıkanı kulağın duymuyor. Hem diyorsun
ki tek kişi rejimi olmasın biz hesap soralım dediğimiz zaman kaçıyorsun bundan
demek ki ne istediğinin farkında değilsin. İstediğin, geriye dönelim, eskiden
olduğu gibi vatandaşın kararı ile değil üç beş kişinin kararı ile bu ülke
yönetilsin. O artık geride kaldı. Bu vatandaş 15 Temmuz darbe girişimindeki
hainliği yaşadı. 15 Temmuz’u yaşarken bir olarak, beraber olarak ülkenin her
yerinde göğsünü silahlara siper etti. Göğsünü o hainlere, o silahlara siper eden
bu vatandaş, arık başka birine hiçbir şekilde meydanı bırakmaz. Hiçbir şekilde
vesayet odaklarına izin vermez. Milli iradenin tecellisi ile ilgili temsilcisini
seçer ve sonuna kadar arkasında durur” dedi.
TÜRKİYE GELİŞSİN İSTEMİYORLAR
Birileri ulaştırmanın yaptığı büyük
projelerin karşısında duruyor diyen Bakan Arslan, “Bu projeleri niye
istemiyorlar. Üçüncü havalimanını yaptık, karşı çıktılar, niye karşı çıktılar
biliyor musunuz. Üçüncü havalimanı demek, Amerika’dan kalkan bir uçağın
yolcusuyla beraber başka ülkeye gitmek yerine Türkiye’ye gelmesi demek.
Türkiye’den de Uzak Doğu’ya gitmesi demek. Bundan banane diyebilirsiniz. Bu uçak
hava sahamızdan geçerken bize para ödüyor. O yolcu ülkemize para veriyor. O
yolcu havalimanımızdan kalkarken para veriyor. O yolcu havalimanımızda ülkemize
para bırakıyor. Bu pastayı paylaşmaya alışmış olan ülkeler o pastanın Türkiye’ye
gelmesini istemiyor. Onların istememesi normal de onlara maşalık eden, bizim
içimizdeki hainlere ne demeli. Demiryolu yapıyoruz. Biliniz ki Halkalı’dan giren
bir yabancı tren ülkemizi boydan boya kat ederek, Orta Asya’ya gittiğinde,
ülkemizden geçtiği her bir kilometre için bize para veriyor. Ülkemizden geçen,
bölünmüş yoldan geçen her TIR, her kamyon ülkemize para ödüyor. Alışverişte para
bırakıyor. Yollar, havayolları, demiryolları artınca dış güçler dediler ki
eyvah, yıllardır kendi aramızda paylaşmaya alıştığımız pastaya ortak çıktı, kim
Türkiye. O zaman Türkiye’nin önünü kesmemiz lazım. Türkiye’nin önünü keserken de
Türkiye’nin büyümesine sebep olan kişi kim, Recep Tayyip Erdoğan. Onun için
üçüncü havalimanına, onun için üçüncü köprüye, onun için İstanbul – İzmir
köprüsüne onun için 1915 Çanakkale köprüsüne velhasılı kelam bütün projelere
karşı çıkıyorlar. Allah’ın izniyle onların karşı çıkmasının hiçbir ehemmiyeti
yok. Projeleri tek tek hayata geçirmeye devam edeceğiz. Kimin sayesinde 15
Temmuz’da bir olup, beraber olup kurşunlara, tanklara, karşı göğsünü siper eden
siz değerli milletimizin sayesinde. Sizin desteğiniz bizim yanımızda olduğu
sürece biz de inşallah daha güçlü bir şekilde size hizmet edeceğiz. Siz
hizmetkarlarınızı biliyorsunuz. Hizmetkarlarınız, size hizmeti, halka hizmeti
hakka hizmet diye yapıyorlar. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Biz bir
birimizden eminiz. Dolayısıyla başkalarının ne düşündüğünün başkalarının
emellerinin ne olduğunun hiçbir önemi yok. Allah’ın izniyle biz emin adımlarla
sağlam adımlarla 2023’e de 2053’e de 2071’e de yürüyeceğiz. Bu kutlu yürüyüşte
tek bir engel kaldı 2, 2,5 ay sonra referandum sandığı önünüze geliyor. Şöyle
yapın demek bizim haddimize değil. Millet en iyisini biliyor. Bugüne kadar en
iyisini yaptı, bundan sonra da en iyisini yapacaktır. Bize verdiğiniz
sorumluluğun gereğini biz mecliste arkadaşlarımızla yaptık. Bundan sonra söz de
sizin, karar da sizin, ne karar verirseniz biliyoruz ki siz kararları hainlerin
emellerine göre değil bugüne kadar taş üstüne taş koymamış olanların
beklentilerine göre değil, sizin hizmetkarlarınızın beklentilerine
çocuklarınızın, torunlarınızın gelecekleri neyi gerektiriyorsa ona göre
yapacaksınız. O kadarı da inşallah biz o günden sonra da çok daha çalışarak çok
daha koşturarak uygulayacağız. Bugünümüz elbetteki dünden iyi kimse kıyaslamaya
kalkmasın ama Allah’ın izniyle yarınımız bugünden daha iyi olacak. Bundan hiç
kimsenin şüphesi olmasın. Desteklerinizden, birliğinizden, beraberliğinizden
dolayı hepinize teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.