5 Eylül 2013 Hürriyet gazetesi Yalçın Bayer’in “ Yeter Söz Milletin “ köşesinde yer alan; “Çorlu ve Ergene ilçeleri belediye başkanlığı adaylığı için adı geçen Dr. Hakan Sunal’ın “ Parti içindeki hırsızları temizleme sözü veriyorum.
Onlar kazandığım kentin belediyesi içine giremez. Kadroları da elekten geçireceğiz” Şeklinde bir köşe yazısı kalem alması bazı çevrelerin tepkilerine neden olurken, “Hırsızlar rahatsız mı oldu” yorumlarını beraberinde getirdi.

Gazetecilerin sürprizi ağlattı!
2009 Yerel seçimlerinde Ak Partiden Çorlu Belediye Başkan Aday adayı olan ve uzun yıllardır Somali ve Afrika Ülkelerinde gönüllü Doktorluk yaparak Ülkemizin tanıtımına büyük katkılarda bulunan Dr. Hakan Sunal, Çorlu Divan Otelde basın mensupları ile bir araya gelerek yaşanan süreci tüm açıklığı ile anlattı. Yanlış anlaşıldığını ifade etti. 48’inci yaşına basın açıklamasını yapmadan bir gün önce giren Dr. Hakan Sunal’a basın mensupları pasta keserek doğum gününü kutladı. Bu jest karşısında çok duygulanan Sunal uzun süre göz yaşlarına hakim olamadı, konuşmakta bir hayli zorlandı. Dr. Hakan Sunal basın mensuplarının bu jestine teşekkür etti.
Çorlu Kamuoyun da büyük tartışmalar neden olan Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Yalçın Bayar’ın yazısına istinaden Dr. Hakan Sunal şu açıklamaları yaptı: “Parti içindeki hırsızları temizleme sözü veriyorum.

Onlar kazandığım kentin belediyesi içine giremez. Kadroları da elekten geçireceğiz” Şeklinde yer alan paragrafta asıl amacımın aşağıda belirttiğim gibi anlaşılmasını arz ederim.Bir mecliste biraz yerel siyaset, biraz genel siyaset, biraz Somali, biraz yerelde yer alabilecek projeler konuşulurken odaya giren bir kişi ile tanıştırıldığımda ismimi duyunca; “Hocam, senin ismin bölgede bazen Çorlu da bazen Ergene de Belediye Başkan aday adayı olarak geçiyor” dediğinde “kısmet, hayırlısı ise olsun diye dua ediyoruz. Böyle düşüncelerim var.” Deyince Sayın Yalçın Bayer “ Yahu madem niçin söylemiyorsun? “ dedi. Bende göreve talip olduğumu eğer partim takdir ederse olacağını söyledim.
Bu sıralarda özellikle Çorlu Belediyesi ve icraatları eleştiriliyordu. Tam bu sırada saat 17:00 de Sayın Ünal Baysan’ın tekrar Çorlu Belediyesi’ ne CHP den aday adayı olduğunu açıkladığı haberi geldi. Daha çok Büyük Şehir’e adaylığı konuşulurken bu açıklamasının yorumları yapıldı ve ne gibi pazarlıklar yapılmış olabileceği konuşuldu. Benim de siyasetin bir satranç oyunu olduğu şeklinde yorumum oldu. Hem karşı tarafın hareketlerine dikkat edeceksin hem de kendi taşlarını ve hamlelerini çok iyi gözeteceksin dedim. Bu nedenle kurt siyasetçi Ünal Baysan’ a karşı ”çok iyi bir aday ve ekip çıkartmak gerekir.” dedim. İnsanın fıtratında olan; eğer sen güçlüysen herkes senin yanında olur. Dolayısıyla çok güçlü olmamız ve çok çalışmamız gerekir dedim.
CHP Belediyesinde hırsızların var olduğu söylenip peki sen ne yapacaksın diye bana sorulduğunda “Partimizde hırsızların yeri yok. “ diye cevap verdim.
Duygu ve emek hırsızlarının, ben öncelikli çalışanların, partimizde yerinin olmadığını gerçek AK partililer ile; fedakar ve rant peşinde koşmayacak kadrolar ile belediyecilik yapacağımızı anlattım.
Ortam şu anki Çorlu belediyesinin çalışmalarının eleştirildiği bir ortamdı. Dolayısıyla inşallah Mart 2014 Yerel Seçimleri ile Çorlu Belediyesi kazanılırsa oradaki uzun süre çalışan şube ve müdürlükler gibi bazı kadrolarında elekten geçirilmesi gerekebileceğini vurguladım.
Arkadaşlarımızda rahatsızlık yaratan paragraf yaklaşık 14: 30 dan 20:30 a kadar yani 6 saatlik bir sohbet ortamından Sayın Yalçın Bayer’in köşesine taşıdığı yorumlarıdır. Yoksa kendisine bir demeç verilmemiştir. Her ne kadar fazlaca tanınıyor olsam da parti içinde demeç verecek yetkim yoktur, haddimi bilirim. Ama şunun sözünü elbette veririm, veriyorum: Allah nasip ederde aday gösterilir ve Belediye Başkanı olursam İlçem belediyesinde 7/24 çalışacak, sorumluluk alacak kadroları oluşturmak için çaba sarf edeceğim. Saygılarımla arz ederim” Dedi. Dr. Hakan Sunal basın açıklamasının ardından sorulan bütün sorulara içtenlikle ve samimi bir şekilde cevap vermesi dikkatlerden kaçmadı.

Haber: Abdurrahim Yıldırım