VALİ YERLİKAYA’DAN BİRLİK BERABERLİK MESAJI
Tekirdağ Valiliği ve Basın İlan Kurumu (BİK) Tekirdağ Şube Müdürlüğü
tarafından ortaklaşa düzenlenen Yerel Medya Semineri Tekirdağ`da
gerçekleştirildi. Seminerde konuşan Vali Ali Yerlikaya,basın mensupları arasında
birlik ve dayanışmanın çok önemli olduğunu ifade ederek; “Siz 4. kuvvet değil
misiniz? Yerel medyamız da bu şehirde 4. kuvvet. O yüzden bu 4. kuvveti daha
güçlü yapmamız gerekir” dedi.
Tekirdağ Ramada Otel Konferans Salonu`da düzenlenen
Yerel Medya Semineri`ne Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya, BİK Genel Müdürü Mehmet
Atalay, BİK Tekirdağ Şube Müdürü Mustafa Canbey ile Tekirdağ il genelinde görev
yapan basın mensupları katıldılar. Seminerde
konuşan Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya: “Bu eğitim semineri fikrini ortaya atan
BİK Tekirdağ Şube Müdürü Mustafa Canbey ve Tekirdağ Valililiği Basın ve Halkla
İlişkiler Müdürümüz Aysel Erkmen`dir. Seminerin gerçekleşmesinde de katkıları
var bu yüzden kendilerine teşekkür ediyorum.18 Ağustos 2012 tarihinde göreve
başladığımızdan bu yana basın mensupları ile 5. kez bir araya geliyoruz diyen
Yerlikaya: “8 ayda 5 kere buluşmak demek ortalama 1,5 ayda bir basın
mensuplarımızla bir araya gelmek demek. Görevde bulunduğumuz süre içerisinde
şehrimizi 11 kere Bakanlarımız ziyaret etti. Artık Bakanlarımızın ziyaretlerine
ilişkin formatı da değiştiriyoruz. Eğer gelen Bakanımız gece şehrimizde kaldıysa
akşam yemeğinde ya da sabah kahvaltısında basın mensupları ile bir araya
gelmesini sağlayacağız. Yerel medyanın güçlü olması için birlik olması
gerekiyordu bununla ilgili olarak gereken adımlar atıldı” diye konuştu.
Yerlikaya: “Türkiye`de bir ulusal medya egemenliği var. Yerel medya ise maddi
sıkıntılar içerisinde kendi dertleri ile boğuşuyor. Basın kuruluşlarında parçalı
dernekler var, birden fazla bölünmüşlük durumu söz konusu. ;O kabuğu
kıramıyorsunuz O kabuğu kırmanın yolu bulunmalı. BİK ile resmi ilanlara ciddiyet
geldi. Valilik basın birimine bu işten ötürü gına gelmişti. Biz ne kadar
hakkaniyetli olmaya çalışsak da ‘bana az, ona çok oldu’ diyenler çıkıyordu.
BİK`in Tekirdağ`a şube açması bu sorunu ortadan kaldırdı. Mart ayından sonra
bütün ilçelere BİK bakacak hamdolsun ben bu işten kurtuluyorum” şeklinde
konuştu.
Vali Yerlikaya ayrıca: “Tekirdağ sanayi kenti büyük
bir dev. İlk 100`de 7. sıradayız. İhracata giden mallarda 7. sıradayız. Vergide
de 9. sıradayız. Tekirdağ kendi kendine yetebilen 12 şehirden bire tanesi ve bu
şehirlerin sıralamasında 4. sırada. Türkiye`de 12 kent kendi kendine yetiyor ve
diğer şehirleri besliyor. Tekirdağ`da bu şehirlerden bir tanesi. Tekirdağ`da
bulunan pek çok sanayi kuruluşu, büyük çaplı firma ulusal basına reklam veriyor
ancak bu reklamların yüzde birini bile yerel basın alamıyor. Bu nedenle yerel
gazeteler çevrelerinin reklamlarını alan gazeteler haline geliyor. Tekirdağ
genelinde 27 gazete var. Bu pay 27`ye, 30`a bölünmesin. 3`e bölmek gerekir 3
gazete neyimize yetmez. Mutlaka bu yazılı basını da televizyon ile süslemeniz
lazım. Şehrimize pek çok Bakan geliyor eğer bir yerel televizyonumuz olsa
mutlaka ziyaret eder” dedi.
Birbirimizi sevelim, başlangıçta hayır söyleyelim diyen Vali Yerlikaya: “Ben
sizi karşılıksız seviyorum siz de bizi sevin. Siz 4. kuvvet değil misiniz? Yerel
medyamız da bu şehirde 4. kuvvet. O yüzden bu 4. kuvveti daha güçlü yapmamız
gerekir. Ayrım yapmaksızın hepinizi davet ettik. Geleni seviyoruz, gelmeyeni de
kınamıyoruz. Seven, sevmeyen, eleştiren eleştirmeyen ayrımı yapmadan herkesi
seviyoruz. Ziyaret ettiğim köyün birinde yaşlı bir amca Büyükşehir meselesi bize
ne getirecek diye sordu. Önceden kurulan bir sofra ve sofrada yemeğe kaşık
sallayan İl Özel İdaremiz dahil 33 kardeş vardı. Ortadaki pay ise 175 milyon
dolardı. Şimdi bunlardan 24 eksildi. Kaşık sayısı azaldı ve pay 400 milyon
dolara yükseldi.Şimdi Tekirdağ`ın basına düşen payı 3 milyon lira civarında bu
rakam büyükşehir ile birlikte 5 milyona çıkacak. Siz de bu sofraya 33 kardeş mi
kaşık sallayacaksınız 3 kardeş mi kaşık sallayacaksınız buna karar verin.
Düzenlediğimiz toplantılarda karşımıza çıkan bu sayı çokluğu sizin de bir araya
gelemediğinizi gösteriyor. Bundan sonra da hangi takvimde, hangi alt başlıkta bu
toplantıları yapmak isterseniz biz hazırız” şeklinde konuştu.Basın İlan Kurumu (BİK)
Genel Müdürü Mehmet Atalay ise: “Tekirdağ bölgemizin en gözde köşelerinden bir
tanesi geçmek bile keyif veriyor. Gittikçe de Tekirdağ`dan daha da keyif
alıyoruz. Çevre yolları, değişen çehresi, gelen her bürokratın bir şeyler katma
çabası, duyarlı ve özverili görev yapan basın mensupları bizleri mutlu ediyor.
BİK olarak boşuna burada şube açmadık. Siz en güzeline layıksınız biz size
inanarak yola çıktık. Hele de yeni valimiz gibi basın mensuplarının eğitimlerini
kendisine dava edinen bir görev adamı var bu iş daha da güzel oluyor” dedi.
Gelin basın mensupları olarak en iyisini yapalım diyen
Atalay: “Bu zor değil, bunun için kaynaklarımız var. Ülkemiz zengin, sivil
toplum daha da zengin. Kimse durup dururken ilan ya da reklam vermez.
Karşılıksız baba – oğluna, ağabey – kardeşine para vermiyor. Çocuğa okul
harçlığı olarak 10 lira veriyorsanız hep 10 lira verisiniz ancak başka bir şey
alması gerekiyorsa, sizden bir isteği olursa 15 lira verirsiniz yani size proje
ile gelirse verdiğiniz miktarı değiştirirsiniz. Mutlaka proje ya da bir şeyler
üretmesini bekliyorsunuz” diye konuştu.
Atalay kamu reklamlarını gittikçe arttıracaklarını ifade ederek: “Kamu
reklamları gittikçe artacak, ilanları da mümkün olduğunca yerinde tutacağız.
Batılı ülkelerde BİK ya da muadili bir kurum, kuruluş bulunmuyor. Bu bizim
verdiğimiz önemi de gösteriyor. Tekirdağ Şubesi ile birlikte kurulan BİK
şubelerinden birinde gazeteler öyle atılımlar yaptı ki, gelir kalemlerinde kamu
ilanları 3. sıraya indi. Satış gelirleri, reklam gelirleri, çalışan sayıları
sürekli olarak artış gösterdi. BİK olsa ne olur, olmasa ne olur ben zaten
gazetecilik yapıyorum dediğiniz zaman iş bitmiştir. İşte o zaman çırpınış
silkiniş ve şahlanışa dönüşür. Yerel basın olmazsa ulusal basın olmaz. Merkez
medya gelip Tekirdağ halkının sorunlarını, göremez, bilemez, sorun, sıkıntı
neyse çözümünü üretemez bunu yerel basın gerçekleştirir. Hangi siyasi görüşten
olursa olsun belediyelerle, üniversitelerle ayrım yapmaksızın projelerin
içerisinde olmalısınız yapılan projelerin bir ayağı sizler olursanız şehrinizi
geliştirebilir, güzelleştirebilirsiniz” şeklinde konuştu.Basın bir şeyi yazarsa
o karşılıksız kalmaz diyen BİK Genel Müdürü Mehmet Atalay: “Ulusal gazetelere
manşet olabilirseniz başarılısınız. Sizin merkez medyadan, ulusal medyadan hiç
eksiğiniz yok. Haber yaptıkça büyüyeceksiniz. Onu yapmanın yolu da her gün daha
iyiye en iyiye gitmek. Anadolu`nun en ücra köşesindeki yerel medya kuruluşları
da artık ulusal reklamlardan destek görüyor. Turkcell yerel medyayı
destekleyecek birim oluşturdu. Siz eğer tüketiciye, okuyucuya ulaşabilirseniz
firmalar size reklam verir. İstanbul`da satılan konutlar için merkez medyaya
verilen reklamların aynısı yerel medyaya da verilmeye başlandı. Tekirdağ`a
geldiğimde başka yerlerdeki yerel gazeteleri anlattım ancak sizi de başka
yerlerde anlatacağım siz de o gazeteleri çıkartacaksınız. Her gazetenin
arkasında büyük bir emek var.Bazen 30 ciltlik bir ansiklopedi yazarsınız ancak
bir fotoğrafın anlattığını anlatamazsınız. Bazen bir fotoğraf Türkiye`ye mal
oluyor. Eksikleri, yolsuzlukları yazmak hepimizin boynumuzun borcu buna kimse
itiraz edemez yeter ki şantaja iftiraya yalan habere dönüşmesin. Bunun yanında
güzellikleri de yazın. Türkiye her geçen gün büyüyor, gelişiyor, güzelleşiyor.
Yurt dışındaki imajı da her geçen gün değişiyor. Eskiden protokol kapısından
değil misafir kapısından Türk heyetlerini ağırlayanlar, şimdi Başbakan
yardımcılarımıza, bakanlarımıza Başbakan muamelesi yapıyorlar” diyerek
konuşmasını tamamladı. konuştu.Konuşmaların ardından, seminere katılan basın
mensuplarına ise sertifikaları verildi.
Haber: Abdurrahim Yıldırım