CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, Çorlu’da 25
vatandaşımızın yaşamını yitirmesi ile sonuçlanan kazanın ardından yapılan
ihmalleri sıralarken, yol bekçiliği sisteminin neden kaldırıldığını, hava
koşullarına bağlı ne gibi önlemler alındığını sordu. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Cahit Turhan, önceki gün 4. Duruşması yapılan Çorlu Tren Kazasında sanıkların
ihmal suçlamalarını es geçerek, topu yine aşırı yağışlı havaya bağladı.
Günümüzde yol bekçiliği sisteminin sadece topoğrafik olarak riskli bölgelerde
devam ettiğini öne süren Bakan Turhan, kazanın gerçekleştiği bölgenin ise riskli
bölge kapsamında olmadığını öne sürdü. Turhan,  ansızın ve ani gelişen hava
koşullarında yol bekçiliği sisteminin çözüm olmadığını savundu.

CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu’nda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde 8
Temmuz 2018 tarihinde gerçekleşen tren kazasına ilişkin sorular yöneltti. Aygun,
“Kaza ihmallerden dolayı meydana gelmedi mi? Yol bekçiliği neden kaldırıldı?
Menfez ihalesi ödenek yetersizliğinden mi iptal edildi” diye sordu.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, önceki gün bu
sorulara yazılı olarak yanıt verdi. Turhan, Çorlu Sarılar’da çok kısa sürede,
çok dar alanda ve hattın işletmeye açıldığı tarihten bu yana görülmeyen aşırı
yağış yaşandığını savundu. Yol bekçiliğinin riskli yol bölgelerinde devam
ettiğini öne süren Turhan, “Hadisenin olduğu yol kesimi, altyapı ve topoğrafik
yönden riskli bölgeler kapsamına girmemektedir. Kaldı ki yol bekçileri aynı
yerde, sabit beklemeyip hat üzerinde günlük yaklaşık 10 kilometrelik mesafeyi
gidip gelerek yaya olarak kontrol etmektedirler” dedi. 

“YOL BEKÇİLİĞİ, AŞIRI YAĞIŞTA
İŞE YARAMIYORMUŞ!”

Turhan, “Yol bekçiliği sistemi, ansızın ve ani gelişen
durumlarda yüzde 100 çözüm olmayacak olup, bekçinin geçmesini müteakip de
hadiseler meydana gelebilmektedir. Nitekim daha önceki yıllarda yol bekçisinin
görevi kapsamında bulunan mesafeyi geçtikten sonra veya hadise yerine varmadan
olmuş vakalar bulunmaktadır” görüşünü ortaya koydu.  Çorlu tren kazasının
gerçekleştiği 161+968 km’de bulunan menfezin kaza öncesi yapılacak ihale
kapsamında yer almadığını söyleyen Turhan, “Dolayısıyla bu ödenek ile menfezin
arasında ilişki bulunmamaktadır” diye konuştu.

Turhan, yeni yol bekçilerinin göreve alınıp alınmayacağı
sorusuna yanıt vermezken, “Riskli yerlerin izlenmesi ve olası hadiselerin önüne
geçilmesi amacıyla erken uyarı sistemleri ile uyarıcı-alıcı sensör uygulamaları
hakkında pilot bölge uygulamalarına başlanmış olup, çalışmalar devam etmektedir”
bilgisini verdi.

BİLİRKİŞİ SAVUNMASI

CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, “Çorlu Tren
Kazasının ardından oluşturulan ilk bilirkişi heyetinde yer alan iki kişinin
TCDD’de sinyalizasyon ve bakım, ikmal işlerinde danışmanlık yapan isimlerden
seçilmesini nasıl açıklıyorsunuz” sorusunu da yöneltmişti. Ulaştırma ve Altyapı
Bakanı Cahit Turhan, bu soruya yanıtında, Bilirkişi Heyeti’nin Ulaştırma
Bakanlığı değil; Cumhuriyet Savcıları tarafından re’sen seçildiği yanıtını
vermekle yetindi.

AYGUN’DAN BİLİRKİŞİ TEPKİSİ

CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, bu yanıtlar
ışığında önceki gün yapılan Çorlu. 1 Ağır Ceza Mahkemesi’nin dördüncü
duruşmasını değerlendirdi. Aygun, son duruşmada Mahkeme Heyeti’nin yol bekçiliği
sistemi üzerinde durduğuna işaret ederek şu kararları aldığını açıkladı:

MAHKEME, 4. DURUŞMADA YOL
BEKÇİLİĞİNİ ARAŞTIRMA KARARI ALDI

“Mahkeme Heyeti, yol kontrol bekçiliği unvanının devam edip
etmediği ve belirtilen kadroya yeni alım yapılıp yapılmadığı, belirtilen
kadroların lağvedilip edilmediği, lağvedildi ise hangi tarihte hangi makam
tarafından lağvedildiği, yol kontrol bekçiliğine alım için sırasıyla 1. Bölge
Müdürlüğü, 14. Yol Onarım Bakım Müdürlüğü tarafından Genel Müdürlüğe son 20 yıl
içerisinde müracaat olup olmadığı hususlarının istenmesine karar vermiştir.”

“ADALET GECİKTİRİLİYOR”

Mahkeme’nin üçüncü duruşmasında Eski Bilirkişi Heyeti’nin
Bakanlık ile danışmanlık yapan isimlerden oluşması nedeniyle yeni Bilirkişi
Heyeti oluşturulması yönünde karar verildiğini anımsatan Aygun, “Ancak İstanbul
Teknik Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Bilirkişi Heyeti için
personel ismi vermemesi gariptir. Olay yerinde keşif yapılarak, gerçek
sorumluların bulunması gerekiyor. Üniversiteler ise ipe un seriyor. Anlayamadık.
Adalet geciktiriliyor” diye tepki gösterdi. Davadaki sanıkların TCDD’deki
menfezlerin yüzde 99’unun kusurlu ve bakımsız olduğu yönünde ifade verdiğini
anlatan Aygun, “Kazanın gerçek sorumlularının mahkeme önüne çıkmasını ve
adaletin gelmesini istiyoruz” diye konuştu.