Özel Reyap Hastanesi Çorlu doktorlarından Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Salih Aydın, “Çocuklar enfeksiyondan nasıl korunabilir” konusu hakkında bilgiler verdi. Aydın yaptığı açıklamalarda, ”Son 2 yıldır evrensel olarak tüm insanlığı etkileyen Covid-19 pandemisiyle karşı karşıyayız. Bu pandeminin eğitim, iş hayatı, sosyal yaşam, bireysel alışkanlıklar gibi birçok farklı alanda insan hayatına direk etkisi olmaktadır. Yetişkinler kadar çocuklar da salgının olumsuz etkileriyle karşı karşıya kalmaktadır” dedi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Salih Aydın, yaptığı açıklamada şu önemli bilgilere yer verdi; “Enfeksiyonun sağlığa yaptığı direk olumsuz etkileri yanında belki de çocukların hayatını en fazla etkileyen okulların kapatılması, eğitim-öğretim faaliyetlerinin internet üzerinden yapılmaya başlanması olmuştur. Geçen yıl evden eğitim sürecinde toplu alanlarda birlikte bulunulmaması, hepimizin sıkça duyduğu maske-mesafe-hijyen önlemlerine dikkat edilmesiyle çocuklar büyük oranda enfeksiyonlardan korunarak bu dönemi atlatmıştır. Ancak bu yıl okulların açılmasıyla birlikte sonbahar-kış döneminde sık görülen solunum yolu enfeksiyonları tekrar görülmeye başlanmış ve aynı zamanda Covid enfeksiyonları da halihazırda mevcut olduğundan bu enfeksiyonlar aileleri çok daha fazla kaygılandırmaktadır.
Her ne kadar bireysel korunma önlemleri çocuklara anlatılıp uygulanmaya çalışılsa da özellikle küçük çocukların bu önlemlere tam manasıyla uyabildiğini söylemek güçtür. Okulların açılmasıyla birlikte sonbahar-kış döneminde enfeksiyona yol açan RSV, influenza, parainfluenza, rinovirüs gibi Covid-19 dışında 200’ün üzerinde farklı virüse bağlı solunum yolu enfeksiyonları da sıkça görülmeye başlanmıştır. Aileler çocuklarını enfeksiyonlardan korumak için yollar aramakta bu amaçla bazen hatalı uygulamalar da yapılabilmektedir. Öncelikle amacın doğru belirlenmesi önemlidir. Ailelerin hedefi çocuğun hiç hastalanmaması değil olabildiğince seyrek hastalanması ve bu hastalık dönemlerini mümkün olduğunca ağır tablolar görülmeden daha hafif olarak atlatabilmesi olmalıdır.
Bilindiği gibi çocukluk dönemi yenidoğan, süt çocuğu, oyun çocuğu, okul çağı dönemi, ergenlik dönemi gibi farklı evrelerden oluşur ve her dönemde enfeksiyonlara karşı koruyucu tedbirler de farklılık arz eder. Özellikle ilk 6 ay-1 yaşa dek olan dönemdeki bebekler bağışıklık sistemleri henüz yeterince olgunlaşmadığından enfeksiyon ajanlarına karşı daha savunmasızdır. Bu dönemde anne sütünün desteklenmesi hastalıklara karşı koruyucu olacaktır. Çünkü anne sütü bebeğin büyümesi için gerektiği gibi aynı zamanda mikro besinler, antikorlar gibi bağışıklık sistemini destekleyici birçok zengin içeriğe sahiptir. Bununla birlikte bebeklerin zorunlu olmadıkça kapalı kalabalık ortamlarda bulunmamasına özen gösterilmesi de solunum yoluyla bulaşan virüslere karşı koruma sağlayacaktır. Elbette hem bebeklik döneminde hem de daha sonraki dönemlerde sigara içilen ortamların solunum yollarına zarar vererek hastalıklara davetiye çıkardığı da bilinmelidir. Sigara hem içen kişiye
hem de ortamdaki çocuklara zarar vermektedir. Çocukların solunum sistemleri olgunlaşmasını henüz tamamlanmadığından çocuklara verdiği zarar erişkinlere göre bir kat daha fazla olacaktır.
Sonraki dönemlerde bağışıklık sisteminin en önemli destekçilerinden biri dengeli ve çeşitli beslenmenin sağlanmasıdır. Çocuklara kahvaltı, öğlen, akşam öğünleri düzenli şekilde verilmeli, öğün atlanmamalıdır. Abur cubur, ambalajlı ürünler yerine mevsim meyve sebzelerinin tüketilmesi, yeterli protein alımını ve su tüketiminin sağlanması da bağışıklık sistemini destekleyecektir. Bu noktada çocuklara verilen vitamin takviyelerine de değinmek gerekir. Vitamin takviyesi olarak satılan ürünlerin de aslında birer ilaç olduğu unutulmamalı, hekim tavsiyesi dışında bilinçsiz vitamin kullanımından kaçınılmalıdır. Aksi halde çocuklara fayda yerine zarar verilebileceğinin bilinmesi gerekir.
Okul öncesi ve okul çocukluğu döneminde çocuklara hijyen önlemleri oyunlarla sevdirilerek anlatılmalı ve uygulamaları için desteklenmelidir. El yıkama alışkanlığının kazanılması, doğru maske kullanımının öğretilmesi enfeksiyonlara karşı koruyucu olacaktır. Aynı zamanda hava müsait olduğunda açık alanda yapılacak egzersizler de bağışıklık sistemini desteklemektedir.
Ekran kullanım süresinin kısıtlanarak çocuklarla birlikte oynanacak oyunların, egzersizlerin süresinin artırılması önerilmektedir. İnternet üzerinden eğitim öğretim sürecinde çocukların ekranlarla geçirdiği süre oldukça artmış ve bunun bir olumsuz etkisi de uyku üzerine olmuştur. Düzenli uykunun bağışıklık sisteminin en önemli destekçisi olduğu bilinmektedir. Özellikle uyku saatinden 2 saat önce telefon, tablet, bilgisayar, televizyon gibi elektronik cihazlarla çocuğun teması kesilmelidir. Bu uykuya geçişi kolaylaştıracak, kaliteli bir uyku sağlayacaktır.
Kendi hastalarımın ailelerine de sıklıkla söylediğim ve çok önemli bulduğum bir hususu da burada paylaşmak isterim. Aileler çocuklarına pek çok farklı konuda öğütler verir, uyarılarda bulunur. Bu tabi ki oldukça önemli ve gereklidir. Ancak çocukların öğütlerden çok davranışları örnek aldığı da unutulmamalı ve çocuğun yapması istenen bir davranışı önce aile bireylerinin uygulamasının çok daha etkili olacağı da hatırda tutulmalıdır” dedi.
Haber: Abdurrahim Yıldırım