24 Haziran genel seçimleri
yaklaşırken, bir taraftan Milletvekili Aday adayları hummalı bir şekilde
çalışmalarını sürdürürken, mevcut Tekirdağ Milletvekillerinin durumunun ne
olacağı da merak ediliyor. Tekirdağ’ın 6 tane Milletvekilinin hangisi ile devam,
hangileri ile tamam denileceği çok kısa bir süre sonra netleşecek ,ama bu hafta
sizlerle bu konuyu tartışmak istedim. Dört yıldır görev yapan ve Tekirdağ için
ne yaptıkları, ne yapmadıkları tartışılacak olan mevcut vekilleri sizlerle
birlikte değerlendirmek istedim.

Ak Parti Tekirdağ Milletvekillerine gelecek olursak!

1: Mustafa Yel;
Eski Tekirdağ Vali
yardımcısı olarak uzun bir süre görev yaptı. Onun döneminde, yani Vali
yardımcısı olduğu dönemlerde Fetö nün Tekirdağ da en güçlü olduğu zamanlardan
birisiydi. Görevde olduğu zamanlar “Elimde çok yetki yok, Ancak bu kadarını
yapabiliyorum. Yetkim olsa çok daha fazlasını yaparım” dediği günleri, bire bir
görüşmelerimizi dün gibi hatırlıyorum. Gel zaman git zaman Ak Parti den
Milletvekili oldu. Ne yaptı dersiniz. Çok da göze çarpar hizmet anlamında bir
işe yarayacak projeleri yoktu zaten, birde üstüne Ak Parti de MYK da olması
bölge için büyük bir şans olarak değerlendirildi, geldiğimiz noktada KOSKOCA BİR
SIFIRRR var. Yani dişe dokunur iş yok, şaibe çok. Fetö konusunda kılını bile
kıpırdatmayan, hatta göz yuman bir anlayış sergileyen sayın Yel acaba hatırlar
mı elimde yetki yok dediği günleri. Yetkinin Ağa babası Dört senedir elindeydi
ne yaptın demezler mi, DERLERRR.  Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ve ilçe
belediyelerindeki onlarca yolsuzluk iddialarına ve en önemlisi Büyükşehir deki
Fetö bağlantısı konusuna ne yaptı. Sadece izledi ve sessiz kaldı. Koltuğunu
sağlama alma derdinden öte gidemeyen bir anlayışla Dört yılı doldurdu. Bence
haydi Güle güle demek gerek. Ortada ne kadar şaibeler varsa sessiz kalıp
izlemekle yetindi.

2: Metin Akgün:

Yukarıda saydığım eleştirilerin
aynısı Metin Akgün içinde geçerli. Bölgesi için ne yaptı derseniz KOSKOCAAA BİR
SIFIRRR değişen baya bir şeyler oldu Metin Akgün için. Tekirdağ Büyükşehir
Belediyesinden Trilyonlarca liralık  Betonu, Büyükşehir Belediye Başkanı  Kadir
Albayrak’ın onayı ile ihalesiz aldığı aylardır sosyal medyada konuşulması,
yazılmasına ses çıkartamadığına göre demek ki ortada bir gerçek var demektir.
Bölge sorunlarına sadece dinlemekle yetinen bir anlayış sergileyen Akgün
Milletvekilliğinde sonunun geldiğini kendisi de çok iyi anlamış olacak ki bir
çok ulusal basında aleyhine yapılan haberlere ve bölgedeki bir çok olumsuz
iddialar karşısında sessiz kalmıştır.  Velimeşe OSB de devletin 65 Trilyon zarar
ettirilmesine karşı hala sessiz kalması da cabası. Bunun yanında bölgede yaşanan
özellikle Belediyelerdeki yolsuzluk iddiaları karşısında sadece susmayı tercih
etmesine de pek şaşırmadım.  Hakkını  da vermek lazım. Metin Akgün  Milletvekili
seçilmeden önce Velimeşe OSB Yönetiminde görev aldığı dönemlerde devletin 15
Milyon zarara uğramasını da önleyen birisi olduğunu belirtmek gerekir.

3: Ayşe Doğan;
Varlığı ve yokluğu
pek fark edilemedi. Hiç konuşmadı. Ne gibi çalışmalar yaptı ben şahsen
bilmiyorum. En büyük hatası danışman diye yanına alıp götürdüğü getir götür
işlerini ayak işlerini yapmaktan öte gidemeyen, hatta haddini aşıp perde
arkasından Milletvekilliğine oynama cesareti de bulan bayanı yanında çanta gibi
taşıması oldu. Bu danışman hanım Dört yılda İki tane haber yazıp göndermekten
aciz, fakat sülalesini kuramlara Müdür yapmakta çok usta biri. Ayşe Doğan mı
vekildi yoksa getir götür işlerine bakan bu bayan mı anlamadım bu dönem. Sayın
Doğan kendisini peder arkasından bu kadar yönetilmesine neden izin verdi
bilemiyorum ama kesinlikle belirteyim asla bir şaibesi ve kirli bağlantısı
olmayan nadir temiz milletvekillerinden biri. Hiçbir şekilde birileri ile Akçeli
işlere bulaşmamış, kimsenin ihalesini takip etmemiş biri. En büyük hatası ayak
işlerine bakanları çok şımartmış olması. Son bir not sayın Doğan ile ilgili.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a en yakın isimlerden biri olarak bilinir.
Tekrar listede olma ihtimali yüksek.

CHP li Vekillere Gelecek Olursak!

CHP Tekirdağ Milletvekillerine
gelecek olursak, bölge için en büyük kayıplar diyebiliriz. Sadece kendi çıkar ve
koltuklarının düşünmekten öte gidemeyen, burnunu kaşıyanı bile TBMM de önerge
verip boş işlerle uğraşanı mı deşiniz. Taklacılık oynayıp Faşist bir zihniyetten
öte gidemeyeni mi, yoksa Alevi, Sünni diye iğrenç ve alçak bir şekilde insanları
ayrıştıran, bu ayrıştırma ile de kendisine siyasi rant oluşturtanı mı dersiniz.
Bir sürü kepazelikler zinciri ile dolu Milletvekillerinin bölgeye bir kuruşluk
faydaları olmadığı gibi, Anadolu, Trakyalı, Alevi, Sünni diye nisanlar içine
ektikleri iğrenç zehir tohumlarıyla kendilerine siyasi rant elde edecek kadar
düşmeleri, bu iğrenç siyaset anlayışı ile insanlar arasındaki bölünmüşlükle
kendi koltuklarını korumak ve koltuk uğruna her şeyi mübah gören zavallı bir
anlayış, örgütlerde koydukları Faşizan zihniyetli yöneticiler ve fotoğrafı ile
seçim çalışması yapıp bölgeyi hiç bilmeyen birine kadar al birini vur ötekini.