ÜNAL BAYSAN MESAJI ALDI MI?

09.11.2012

Yerel seçim atmosferine girmeye başladığımız şu günlerde, bir yerlere aday olmak isteyenler kendilerini göstermek için açıktan ve ya üstü kapalı çalışmalarına şimdiden başladılar bile. Bu Namussuzluğu artık temizleyin! Geçtiğimiz haftaki sayımızda Çorlu Milli Eğitim Müdürlüğünde ört pas edilen olayı yazmıştım. Şu an Çorlu’da görev yapan bir okul müdürünün, daha önce çalıştığı bir okulda sözleşmeli bayan öğretmenleri taciz ettiği

ÜNAL BAYSAN MESAJI ALDI MI?

Yerel seçim atmosferine girmeye başladığımız şu günlerde, bir yerlere aday olmak isteyenler kendilerini göstermek için açıktan ve ya üstü kapalı çalışmalarına şimdiden başladılar bile. Aslında doğru olan da budur. Bir yerlere aday olacak kişiler seçimlere birkaç ay kala piyasaya çıkacaklarına erken çıksınlar. Tabii ki geçmişlerinde her hangi bir şaibeleri yoksa. Ortaya çıktıkları zaman açılabilecek bazı kirli defterleri yoksa, bence erkenden çıksınlar meydana. Çorlu Belediye Başkanı Ünal Baysan’ın Tekirdağ Büyük Şehir Belediye Başkanı adaylığı konusunda kendisi net bir cevap vermedi bu güne kadar. İcraatlarına ve verdiği ince, fakat çok anlam içeren mesajlarında kesinlikle aday olacağının sinyali vermekte. Sorduğumuz zaman kesinlikle şu an için böyle bir düşüncem yok dese de, verdiği mesaj “İstemem yan cebime koy” şeklinde olmuyor mu sizce de. 29. Ekim günü Cumhuriyet parkının açılışı için yapılan yürüyüş de vatandaş aslına bakarsanız çok anlamlı bir mesaj verdi.Tabiki biraz da şansı yağıver gitti. Ankara’da Cumhuriyet yürüyüşünün yasaklanmasına tepki olarak da vatandaşlar son yıllarda Çorlu’da yağan en büyük sağanak yağışa rağmen büyük ilgi göstermesi, bir taraftan da Ünal Baysan’a yanındayız mesajı vermeleri, Başkan Ünal baysan için bir taşla iki kuş vurdu desek abartılmış olmaz. Yasaklar demişken de CHP ve bazı siyasi partilerin, Sivil Toplum kuruluşlarının Ankara’da düzenlediği Yürüyüşe de değinmek gerekir. Yasakçı bir zihniyet odlumu, millet inadına üzerine gidiyor. Çorlu’da o büyük sağanak yağışa rağmen, hiçbir yasak da getirilmemişken yaklaşık 6 Bin kişi yürüdü. En ufak bir taşkınlık, En küçük bir aksi söylem ve slogan olmadı. Yasaklarla yapılan ve işleyen sisteme tarihten beri bakarsanız hep başkaldırılar olmuştur. Hatırlayınız bir zamanlar Kürtçe dil kursu tartışmaları olduğu dönemde, birileri çıktı bu vatanı böler. Resmen ayrılık başlar, Haritalar değişir gibi yorum ve sözlerini de. Ne oldu Kurslar serbest oldu. İlk başlarda biraz rağbet oldu. Baktık aradan 6 Ay geçti nerdeyse hepsi kapandı.

Gelelim Ünal Baysan’a halkın verdiği mesaja. Yürüyüş esnasında vatandaşlar gerek cadde de, gerekse evlerinin balkonlarından Başkan Ünal Baysan’a sevgi gösterilerinde bulundu.O yağmura rağmen kimse kalabalıktan ayrılmadığı gibi, o kalabalığı görenler evlerinden inerek yürüyüşe katıldı. Başkan burada vatandaşın kendisine verdiği mesajı çok iyi anlamıştır. Artık istemem yan cebime koy demektense açıkça ortaya çıkmalıdır. Seçimlere tam bir yıl kaldı nerdeyse. Her şeyi de çantada keklik görmemek de lazım. Cumhuriyet parkının açılışında Basın da iyi bir sınav verdi. Tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Ünal Baysan bu mesajı da iyi almıştır sanırım. Beldeler de ve partili Belediye başkanlarına biraz soğuk durması son zamanlarda çok eleştirilmeye de başladı. Tek adamlık oynamakla eleştirilen Başkan Ünal Baysan yola devam dediğinde sanırım onlarında gönlünü alacaktır. Belediye Meclis üyeleri Semanur Özay ve Handan var, Çorlu Belediyesince düzenlenen festivalle ilgili olarak verdikleri soru önergesinde yeterince aydınlatıcı, detaylı bilgiler olmadığından şikayetçiler. Bence de aklılar. Soru önergesine verilen cevabı bende gördüm. Sadece iki satırlık bir yazı. Bu arada Maliyeyi de göreve davet ediyorum. Her fırsatta küçük esnafın yakasına yapışan maliye sanatçıları da biraz yoklasa çok iyi olur.

Bu Namussuzluğu artık temizleyin!

Geçtiğimiz haftaki sayımızda Çorlu Milli Eğitim Müdürlüğünde ört pas edilen olayı yazmıştım. Şu an Çorlu’da görev yapan bir okul müdürünün, daha önce çalıştığı bir okulda sözleşmeli bayan öğretmenleri taciz ettiği, baskı yaptığı ve içeriğinde insanın midesini bulandıracak ifadelerin yer aldığı gizli bir ihbar mektubundan bahsetmiştim. Yaklaşık bir yıl önce Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek’e bizzat gönderilen ve içeriğinde insanını kanının donduracak ifadelerin yer aldığı ihbar mektubu nasıl olduysa bir anda sumen altı yapıldı. Ey yetkililer. Sizlerin eşine ve kızına aynı terbiyesizlikler yapılsa o zaman da susar mıydınız. Geçen haftadan beri Milli Eğitim Müdürlüğü başta olmak üzere hiçbir yetkili kurum bahsettiğim ihbar mektubunu istemedi. İçeriği hakkında hiçbir yetkili bir şey sormadı. Sanırım bu kepazeliğin ve namussuzluğun ucu baya birilerine değiyor olsa gerek, her kes topu taca atma derdinde. Bu gün taca atmaya kalktıkları toplar yarın kendileriyle birlikte Doksan dan girdimi o zaman görürüm ne halt edeceklerini. İnsan bu kepazelikleri gördü mü Devletine karşı büyük bir kin ve nefret içine giriyor. Devlet kendi personelini korumak adına verdiği mücadelenin yarısını, pislikleri temizlemek adına vermiş olsa bu gün yaşadığımız rezilliklerin hiç birisine yaşamazdık. Çorlu Milli Eğitim Müdürlüğünde bu güne kadar ve bizim bilmediğimiz ne kadar pislikler ve kirli ilişkiler ört pas edildi Allah bilir. Okul ile birlikleri hesapları ve harcamaları bu güne kadar hiçbir şekilde kamuoyuna yansıtılmadı. Şeffaf ve dürüst hizmet açısından okulların panolarına ve internet sitelerine konulsa daha iyi olmaz mı. Birileri için hiç iyi olmaz çünkü ceplerini dolduramayacaklar. Burada yetkililere büyük görev düşüyor. Vatandaş çocuğunu okutabilmek adına bin bir türlü fedakarlığa katlanırken, birileri kısa yoldan ceplerini doldurma telaşında. Ey yetkililer, bunca kepazeliğe,rezalete rağmen hala neden susuyorsunuz. Şimdilik tuzunuz kuru sanırım. Yarın tuzunuzun ıslanmayacağının garantisi yok. Bu gün icra makamında olanlar, yarın bir hiç olabilirler. Zamanında ört pas ettikleri pislikleriyle yüzleşmeleri adına acaba vicdanları onları rahatsı edecek mi. Sanmıyorum. Olmayan bir şey rahatsız etmez. İnsan adaletini bulamadığında kendisi sağlamaya kalkar. Böyle olduktan sonra siz ne işe yarsınız.