CHP DE KİRLİ İLİŞKİLER

10/30/2011

12. Haziran genel seçimleri öncesinde CHP de yaşanan ve sonradan ortaya çıkmaya başlayan kirli ilişkiler zincirinin boyutları nerdeyse en tepeye kadar gidiyor. Seçim öncesinde birileri kendisini partinin en üst düzey yöneticileriyle çok yakın ilişkiler içerisinde olduğunu söyleyerek, milletvekilliği sıralamasında seçilebilecek yerleri bile vaat etmişler. Hatırlarsınız bir Dönem CHP de yaşanan Mehmet Sevilgen olayını. İstanbul, Eyüp ilçe teşkilatında yaşanan olaylardan sonra parti ciddi anlamda zarar görmüştü. Seçim döneminde teşkilatlardan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in adını kullanarak Çorlu ve Trakya bölgesinde kimlerle ne pazarlıklar yapıldı. Kaç kişiye Milletvekilliği vaatlerinde bulunuldu. Şubat ayında Ulusal bir haber ajansında yayınlanan haberden sonra patlak veren kirli ilişkiler zincirinin boyutları eşelenirse tepeye kadar gider. Bende yaptım bunu. Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’e geçtiğimiz haftalarda bir çok kez ulaşmaya çalıştım. Genel Merkezdeki makam Telefonundan bir çok kez not bıraktım. Nihayet onca aramadan sonra büyük bir nezaket gösterip bizzat kendisi beni aradı. Konuyu ilettim. Hayretler içerisinde dinledi. “İsmi geçen şahısların hiç birini tanımadığını ve konuyla kendisinin asla ilgisininsin olmadığını ifade etti. Fakat seçimler öncesinde bazı zati muhteremler Gürsel Tekinle çekindikleri fotolarla adeta şov yapıyorlardı.

100 Bin dolar neyin karşılığında!

Aslında gündeme bomba gibi düşecek olan ve kirli ilişkileri ortaya çıkartabilecek resmi bir belgeyi geçtiğimiz Pazar günü CHP Tekirdağ milletvekillerinin bizzat kendilerine verdim. Bu olaylar yaşanırken, kirli ilişkilerin tavan yaptığı bir dönemde Emre Köprülü Çorlu İlçe Başkanıydı. Faik Öztrak hem Milletvekili, hem de Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürüyordu. Halada aynı görevde. Haberin yayınlandığı dönemleri çok iyi biliyorlar. Candan Yüceer, konuya samimi bir şekilde eğildi. İlgileneceği sözünü verdi. Emre Köprülü’de aynı sözü verdi ama olayların tüm ayrıntısına kadar bilen isimlerden birisi olması ve teşkilatların en alt kademesinden yetişen birisi olarak bu rezaletin biraz daha etkin bir şekilde gitmesi gerektiğinin düşünüyorum ve samimiyetine güveniyorum. İnşallah yanılmam. Gelelim ortalığı toz duman edecek olan 10 Bin Dolar meselesine. İsim vermeyeceğim bu yazımda. Partiye zarar vermemek açısından, ilerde farklı mecralara çekilmemesi açısından isim vermemeye karar verdim. Çorlu’ ve Trakya bölgesinde esip gürleyen kişiler kimden seçim öncesinde borç adı altında 100 Bin dolar borç istedi. Bu savcılık kayıtlarında resmi belge olarak duruyor. Seçimler öncesinde böyle bir istek sizce ne kadar doğru ve mantıklı. Borç adı altında 100 Bin dolar istenen kişi Çorlu ilçe teşkilatında uzun yıllardan beri bulunana ve yöneticilik yapmış bir kişi. Ben şunu sormak isterim Madem ki samimiydin bu kepazeliği bu güne kadar neden gizledin. Niçin susma gereği duydun. Beraber yola çıktığın insanları bir anda yarı yolda bırakıp satabiliyorsan, yarın da menfaatin için vatanının bile satabilir derlerse kızıp zıplamayacaksın. Bir zamanlar yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmiyordu. Bu güne kadar sustum. Sanmayın ki hiç bir şeyden haberim yok. Partinin adını kullanarak bu zihniyetlerin yaptıkları ortada. Ortada dönen kirli ilişkilerden bir tepeden aşağıya kadar bir çoğunun haberi var. Failk Öztrak’a belgeleriyle birlikte konuyu anlatmama rağmen “Beni ilgilendirmiyor” demesi sizce de çok garip değimli. Partinin İki numaralı ismi bu kepazelikler karşısında bu denli duyarsız ve ilgisiz kalırsa gerisini siz hesaplayın. Balık baştan kokar derler. Başı kokan Balığın kuyruğuna fazla bakmaya gerek yok. Çoktan çürümüştür bile. Bir taraftan yıllarca partisini başarısı için samimi bir şekilde mücadele edenler, diğer taraftan da partinin adını kullanarak bir yerlere gelip sadece kendisine ve yandaşlarına çıkar sağlamayı düşünenler. Tepedekiler bu kepazeliklere göz yumdukça, birilerine yol verdikçe CHP bu zihniyetle asla iktidar olamaz. Partiye gerçekten gönül verip çalışan insanların vebalini kimse sırtında gezdirmesin. Daha düne kadar yediği içtiği ayrı gitmeyenler, bu gün birbirine düşüyorsa bu işin altında tek bir neden vardır oda kirli ilişkiler. Kuyruk sıkışınca bir şeyleri ortaya dökmek acizlik ve samimiyetsizliktir. Dün yola çıktığı insanları bir çırpıda satan, yarın menfaati için vatanını bile satabilir. Bu tipler birde utanmadan bizi yönetmeye çalışıyorlar. Konuyu Genel Başkan yardımcılarından Muharrem İnce’ye de ilettim. Tüm belge ve dosyaları istediler. Kendisini genel merkezde üst düzey görevde tanıtanların foyasını ortaya çıkartmak hepimizin görevidir.

Başımız Sağ Olsun!

Son günlerde yaşadığımız terör saldırıları, en son 5. Polisimizin ve 26 Askerimizin şehit edilmesi artık bardağı taşırdı diyeceğim ama bu tepkisiz milletin hiçbir tarafının taşacağı yok. Bizleri yönetmeye kalkanların ve geleceğimize yön verecek olanların daha seçilmeden nasıl kirli hesaplar yaptığını göz önünde tutarsak fazla bir şey söylemeye gerek yok. Bu vatan için camlarını veren tüm aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet ailelerine ve aziz milletimize sabırlar dilerim. Allah mekanlarını cennet etsin.