Ak Parti Çorlu Kadın Kolları Başkanı Dilek
Aktolun, Kazımiye Mahallesinde düzenlenen danışma toplantısında önemli mesajlar
verdi. Yaptığı başarılı ve samimi çalışmalarla adından sıkça söz ettiren
Aktolun; “Bizler ülkesini ve milletini seven AKKADINLAR olarak Türkiye davasına
inanmış kadınlarız” dedi.  Ak Parti eski kadın kolları yönetimi bir zamanlar
gelen bakan ve Milletvekilleri ile fotoğraf çektirme yarışına girip sadece gövde
gösterisi yaptıklarından dolayı çok eleştirilmişler ve parti büyük yara almıştı.
Bu imaj Başkan Aktolun yönetimiyle kırılmış durumda.

Çorlu Kadın Kollarının Büyük Başarısı!

Ak Parti Çorlu Kadın Kolları yaptığı
çalışmalarla göz doldurmaya devam ediyor. Gelen bakan ve Milletvekilleri ile
fotoğraf çektirip şov yapmadan gerçekten başarılı hizmetlerini sergilemeye devam
ediyor. Bu konuyla ilgili olarak il açıklama da başkan Aktolun’dan geldi. “Genel
merkez teşkilat performans sıralamasında kasım ayı faaliyet  çalışmalarımızla,
Türkiye’de  ilk 30’a girdik. Bu ay hedefimiz ilk 10a girmek. çalışmalarımıza
hızlı bir şekilde devam ediyoruz. 1 yıl içinde hedefimiz 24000 üyenin tamamına
ulaşmak. Kadına yönelik Yeni sosyal sorumluluk projeleri çalışmalarımız var
proje aşamasında kurumlar ile görüşmelerimiz devam ediyor” dedi.

Çorlu Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Dilek
Aktolun danışma toplantısında yaptığı konuşmada şu cümlelere yer verdi; “Kadının
sosyal, siyasal ve ekonomik hayatta hakkettiği yeri almasını sağlayan,
kadınların dahil olmadığı hiçbir yapının başarılı politikalar üretemeyeceğine
inanan  Sayın Cumhurbaşkanımızın izinde yürümeye devam edeceğiz. Aralık Ayı
Kazimiye Mahalle Danışma toplantımız Koordinatörümüz Sn. Emine Gözüngü ve
Mahalle Başkanımız Sn. Selda Arslan önderliğinde gerçekleştirilmiştir. Danışma
toplantımız İlçe Başkan Vekilimiz Sn. Ertürk Karakaş ve Teşkilat Başkanımız Sn.
Nazistan Keskinel’in konuşmalarıyla devam etmiştir. Danışma Toplantımıza İştirak
eden İlçe Başkan Vekilimiz Ertürk Karakaş’a Ve Yönetim Kuruluna, Ergene İlçe
Kadın Kolları Başkanımız Sn. Gülsüm Güler Şengül’e, Büyükşehir Belediye Meclis
Üyemiz İbrahim Halil Yerlioğlu’nun Eşi Sn. Ferda Yerlioğlu’na Tüm Mahalle
Başkanlarımız Ve Yönetim Kuruluna teşekkürü borç biliriz.

Bizlerin üzerine düşen görev  gece gündüz
demeden, hasta yaşlı demeden, sadece bir partiye değil, devletine gönül veren ve
gönlünü  bu davaya adamış insanlar olarak çalınmadık kapı bırakmadan, bu davaya
inanan insanların gönüllerine dokunmaktır. Bizler ülkesini ve milletini seven
AKKADINLAR olarak Türkiye davasına inanmış kadınlarız

AK Parti ailesi olarak 15 yıllık bir maziye
sahip olmakla birlikte, bu geçmişin Türk milleti üzerinde yaratmış olduğu olumlu
etkiye dayanarak her geçen gün Millete hizmet yolunda daha fazla neler
yapabiliriz düşüncesi ile bu uğurda kutlu bir mücadeleye devam eden bir davanın
neferleri olmaktan büyük bir onur duyuyoruz. Bu kutlu davada zafere giden yolda,
iyi günlerimiz olduğu gibi, millet olarak sancılı süreçler geçirdiğimiz de ayrı
bir hakikattir. Gerek içeride gerek de dışarıda bu ülkenin istikrarına ve
bölünmez bütünlüğüne göz diken şer odakları, 15 yıldır büyük bir gayret
göstererek ekonomik anlamda sağladığımız istikrara zarar vermek adına, bu sefer
de dış güçleri arkasına alarak alçakça bir mücadeleye girişmişlerdir.

Küresel ekonomik dalgalanmaların önüne geçmek
için hükümetimiz bir dizi önlemler paketi almıştır. Devlet olarak 2017 yılında
çok ciddi tasarruf önlemleri alınacaktır. Devletimizin menfaatleri doğrultusunda
bizlerin üzerine düşen bir görev varsa, bizler bunları yerine getirmekten
kaçınmayacağız. Küresel piyasalarda meydana gelen dalgalanmalardan en az surette
etkilenmek için, bizler de şahsi menfaatlerimizi bir kenara bırakıp, devletin
bekası ve daha güçlü olması için üzerimize düşeni yapmalıyız.

Son günlerde dolarda meydana gelen artışın
önüne geçme noktasında halkımızın sergilemiş olduğu tavır takdire şayandır.
Reis-i Cumhurumuz talimatı ile küçük ölçekli esnafın bile bu noktada sergilemiş
olduğu tavır gerçekten devletini seven bir millet anlayışına sahip olduğumuzu
açıkça göstermektedir.

4 gün önce uzaya fırlatılan Göktürk-1 Keşif
Gözetleme Uydusu, ülke olarak artık nerelere geldiğimizi, bir dünya devleti
olduğumuzu ve bölgesinde ciddi bir güç olduğumuzu göstermektedir. Kendi
imkanları ile mili savunma sanayisini oluşturan bir Türkiye’nin varlığı emin
olun ki bir çok dış gücün keyfini kaçırmaktadır.

Bölgesinde güçlü ve söz sahibi olan bir
Türkiye bizim olmazsa olmazımızdır. Biz ülke olarak Suriye’nin ulusal ve toprak
birliğinin değişmesini değil, yaşanan insanlık trajedisinin son bulmasını ve
barışın gelmesini istiyoruz. Rusya ile olan yakın işbirliğimizdeki temel amaç,
kan dökülmesinin önlenmesi ve bir an önce barışın galip gelmesidir. Bugün
Halep’te yaşanan zulmü ve insanlık dramını görünce geceleri yastıklarımıza
başlarımızı rahat koyamaz olduk. Unutulmamalıdır ki bizler de birer anneyiz,
ablayız, kardeşiz ve de çocuğuz. Yanı başımızda bir ülkede bunlar yaşanırken,
günahsız çocuklar canlarını kaybederken, suçsuz ve günahsız insanlar evlerinden
yurtlarından olurken; bizler sıcak yuvalarımızda kendi evlatlarımıza gönül
rahatlığıyla sarılamaz olduk. Namlunun ucunda hayatlarını sürdürmeye çalışan din
kardeşlerimiz böylesi tarif edilemez bir acıyı yaşarken, kendi iç muhasebemizi
yapıp bu yaşanılanlara sessiz kalmamamız,  Hakk’ı ve hakikati söyleme
cesaretinden geri durmamamız gerekir.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi halkının
huzur ve refah içerisinde yaşamasını istemektedir. Bizim iktidarımız bugüne
kadar yapılmayanları yaparak, milletinin insanca bir yaşam sürebilmesi uğrunda,
Devletin ekonomik dengelerini de bozmayacak şekilde, birçok destek ve
teşviklerde bulunmuştur. Çalışana, emekliye, kimsesize, yaşlıya, dula, yetime ve
engelliye. Ve dahası sayamayacağımız birçok şey. Daha 1 yıl önce asgari ücret
üzerinden yapılan eleştiriler, iktidarımızın çabaları ile şartlar dahilin de
çıkabilecek en makul seviyeye çıkarılmış, bugün ise asgari ücrette bu sefer
artış olmaz tartışmaları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımızın birkaç gün
önceki ‘’ Asgari Ücrette muhakkak bir artış olacaktır.’’ açıklaması ile son
bulmuştur. Annelik ve babalık duygusunun getirdiği vicdani sorumluluk ile
üzerinde vebal olacak yavrularına bakmakla yükümlü olan aileler, bugün
iktidarımızın getirmiş olduğu olanaklar ile kendi evlatlarının bakım ve gözetimi
için Devletinden maddi destek alır bir hale gelmiştir. Daha önce yaşlılık
korkusu ile akıbetlerinden şüphesi olan vatandaşlarımız, bugün Devletin bu gücü
sayesinde yarınları daha bir huzur içerisinde yaşamanın garantisi altına
girmişlerdir.

Değerli dava arkadaşlarım!

Siyaset yapıyorsak, bunun temeli
‘’İnsan’’dır. İnsana dokunmadan yapılan siyaset yapıcı değildir, olsa da uzun
soluklu olmaz. 2001 yılında Türk Siyasi hayatına giren AK Parti, kökleri elbette
çok daha evveline dayanan siyaset anlayışı ile Devlet ve millet arasındaki
buzları eritmiş, artık milletin kendi içinden çıkan evlatlarının devleti
yönettiği bir yönetim anlayışına sahip olmuştur. 15 yıldır sürekli yükselen bir
iktidarın altında yatan en temel unsur Reis-i Cumhurumuz Recep Tayyip Erdoğan
faktörüdür. Gücünü milletten alan, her türlü bozgunculuğa karşı duran, devletin
bekası için kendi çıkarlarını bir kenara bırakan, eşinden, evlatlarından ve
uykularından feda ettiği vakitler de milleti için daha iyi neler yapabilirim
düşüncesinde olan bir Lider, ülke olarak bizim en büyük şansımızdır. Recep
Tayyip Erdoğan nasıl olur da bunca senedir bu gücü muhafaza ediyor diyenlere
şöyle birkaç örnek vermek isterim;

Bundan 2-3 sene evvel hatırlarsınız Reis- i
Cumhurumuzun bir aile ziyareti gündeme gelmişti. Ziyaretin yapılmış olduğu
tarihten yaklaşık 35 sene önce Metris Cezaevinde kaldığı dönemlerde kendisine
yardım eden gardiyan Fehmi Kanlı’yı unutmamış, büyük bir ahde vefa örneği
göstererek eşi ile birlikte aileye ziyaretlerini gerçekleştirmiş, hanelerinde
çay içme nezaketini göstermiştir.

Yine daha 4-5 gün önce bir sosyal paylaşım
sitesinde kendisine ait resmi çizmiş ve paylaşmış olan engelli Gülşah’ı aramış,
engelli bedeninde birçoğumuzdan daha özgür bir ruha sahip olan kardeşimizin,
kelebek yüreğinden geçen duygularına karşılık verebilecek kadar da tevazu
göstermiştir.

İşte biz AK kadınlar olarak sahaya çıktığımız
zaman bu şuur ve inanç ile hareket etmeliyiz. Önümüzde böylesi bir rol model
varken, bizlerin üzerine düşen görev gece-gündüz demeden, hasta-yaşlı demeden,
sadece bir partiye değil, devletine gönül veren ve gönlünü bu davaya adamış
insanlar olarak çalınmadık kapı bırakmadan, bu davaya inanan insanların
gönüllerine dokunmaktır. Bu dava artık AK Parti davasından çok çok öte bir
davadır. 15 Temmuz kalkışma sürecinden sonra bazı hakikatler şunu göstermiştir
ki, bu ülke artık ülkesini ve milletini sevenler ve sevmeyenler diye 2’ye
ayrılmıştır. Bizler ülkesini ve milletini seven AK Kadınlar olarak Türkiye
davasına inanmış kadınlarız.

Sizler, göreve gelmiş olduğumuz günden bu
yana evinizde çocuklarınızı, eşinizi ve işinizi bırakarak bu dava için mücadele
ettiniz. Şahsi menfaat ve egolarınızı bir kenara bıraktınız. Reise ve bu kutlu
davasına inandığınız için bu güzel hafta sonunda bizler ile bir araya geldiniz.

Unutulmamalıdır ki; ‘’ZAFER
İNANANLARINDIR.’’ Sizlerden, inanmış olduğumuz bu kutlu dava uğrunda birlikte
yürümek için bir kez daha söz istiyorum. Ben sizlerden razıyım. Rabbim de
hepinizden ayrı ayrı razı olsun. Katılımlarınızın için çok çok teşekkür ederim”
dedi.

Haber: Abdurrahim Yıldırım